İPTAL DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ

İPTAL DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ

İPTAL DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ


İPTAL DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİİPTAL DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ

KASTAMONU İDARE MAHKEMESİNE

E. 2021/................
DAVACI:

VEKİLİ: Av. Gizem Gül UZUN 

DAVALI: Jandarma Genel Komutanlığı

VEKİLİ: 

DİLEKÇENİN KONUSU: Davalı İdare'nin birinci savunma dilekçesine karşıcevaplarımız hk.

A Ç I K L A M A L A R


1. Tarafımızdan müvekkil ..................'ın 375 s. KHK'nin Geçici m. 35 kapsamında kamu görevinden çıkarılmasına ilişkin 02.12.2021 tarih ve 6842984 sayılı işlemin iptali talebiyle Mahkemeniz nezdinde iptal davası ikame edilmiştir. 2. Davalı İdare tarafından 15.02.2021 tarihinde sunulan birinci savunma dilekçesinde olumsuz idari işlemin sebebi olarak;-Müvekkil hakkında yürütülen idari tahkikat sırasında 18.06.2021 tarihli ifadesinde FETÖ/ PDY Silahlı Terör Örgütüne üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı ya da irtibatı olduğu yönünde beyanının bulunduğu ve- Müvekkil hakkında Osmaniye CBS tarafından TCK m. 314/2 kapsamında yürütülen 2020/................Soruşturma sayılı ceza soruşturması kapsamında yapılan 03.05.2021 tarihli CBS sorgusunda "...Ben 2011-2013 yılları arasında üniversitede okuduğum yıllarda bu evlerde kalmıştım... O evlerde kaldığım süre içerisinde benden ev abiliği yapmamı istediler. Ben de bunu kabul ettim 2-3 ay süre ile ev abiliği yaptım..." şeklindeki beyanıgösterilmiştir.Müvekkil hakkında davalı İdare tarafından kamu görevinden çıkarma işleminin sebebi olarak gösterilen bu iki hususa ilişkin cevaplarımız aşağıda dermeyan edilecektir.


A. İDARENİN SAVUNMASINA İLİŞKİN CEVAPLARIMIZ

Davalı İdare müvekkil hakkında Osmaniye CBS tarafından 5237 s. TCK m. 314 kapsamında yürütülen ceza soruşturması neticesinde verilen KYOK kararını ve soruşturma sırasında müvekkilin vermiş olduğu ifadeyi idari işlemin hukuka uygunluğuna gerekçe olarak göstermiştir.Öncelikle belirtmek gerekir ki, disiplin hukuku ile ceza hukukunun koruduğu hukuki değerler birbirinden farklı olup, disiplin cezaları ile hürriyeti bağlayıcı cezaların amaçları da birbirinden farklıdır. Ceza ve disiplin soruşturmaları birbirinden bağımsızdır.Müvekkil hakkında tesis olunan KYOK kararı, kesin olarak bir eylemin işlendiğini ya da işlenmediğini göstermemektedir. Ceza muhakemesi bakımından, herhangi bir eylem savcılık kararı ile SÜBUT BULMAZ ve kesin hüküm haline gelmez(!)

Ceza MAHKEMELERİNCE tesis olunan kararların dahi kesin olarak idari mercileri bağlayıcı olmadığı nazara alındığında -evleviyet ilkesi uyarınca- maddi anlamda kesin hüküm etkisi göstermeyen ve Cumhuriyet savcılığı tarafından tesis olunan KYOK kararının bağlayıcı olduğu söylenemez. Açıklanan sebeplerle müvekkil hakkında TCK m. 314/2 kapsamında ceza soruşturması yürütülmesi ve sonucunda KYOK kararı verilmesinin müvekkil hakkında tesis olunan kamu görevinden çıkarma cezasının gerekçesi olarak gösterilmesi hukuka aykırıdır.Yine davalı İdare tarafından müvekkilin ceza soruşturması sırasında yapılan CBS sorgusunda "...Ben 2011-2013 yılları arasında üniversitede okuduğum yıllarda bu evlerde kalmıştım... O evlerde kaldığım süre içerisinde benden ev abiliği yapmamı istediler. Ben de bunu kabul ettim 2-3 ay süre ile ev abiliği yaptım..." şeklindeki beyanı da İdare tarafından ihdas edilen olumsuz idari işlemin gerekçesi olarak gösterilmiştir.Davalı İdare tarafından müvekkilin ev abiliği yaptığı yönündeki beyanı FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü'ne mensubiyet, iltisak yahut irtibatına yönelik bir kabul gibi değerlendirilmiştir. Bununla birlikte müvekkil 02.06.2021 tarihinde Osmaniye CBS'ye vermiş olduğu dilekçesinde sorgu beyanındaki ev abiliği yaptığına yönelik beyanının yanlış anlaşıldığını, öğrencilere Kur'an dersi verdiğini, örgütsel sorumluluk anlamına gelebilecek herhangi bir faaliyet ya da davranışta bulunmadığını, evlerde kaldığı süreçte görmüş olduğu baskı nedeniyle bunalarak o dönem ki kız arkadaşı şimdiki eşi ile ayrı eve çıktığını ifade etmiştir.Tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde müvekkil hakkında örgüte üyelik, irtibat veya iltisak anlamına gelebilecek; örgütün amaç ve hedeflerini gerçekleştirebilmek amacıyla örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğu ve bu kapsamda örgütsel eylemler gerçekleştirdiğine dair herhangi bir tespit bulunmamaktadır. Davalı İdare tarafından mahiyeti müvekkil tarafından 02.06.2021 tarihli dilekçe ile açıklanan "ev abiliği" yaptığı yönündeki ifadesinin dava konusu idari işlemin dayanağı yapılması hukuka aykırıdır.Davalı İdare tarafından müvekkilin idari tahkikat sırasında vermiş olduğu 18.06.2021 tarihli beyanında FETÖ/ PDY Silahlı Terör Örgütüne üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı ya da irtibatı olduğuna dair beyanının bulunduğu iddia olunarak bu husus dava konusu işlemin sebebi olarak gösterilmiştir. Müvekkilin mezkûr soruşturma kapsamındaki beyanlarına bakıldığında Osmaniye CBS tarafından yürütülen ve KYOK ile sonuçlanan ceza soruşturmasına benzer şekildedir.Müvekkil tahkikat sırasındaki ifadesinde:"...2011 - 2013 yılları arasında arasında Osmaniye ili Korkut Ata Üniversitesinde okurken, Üniversiteye ilk başladığım esnada Fetullah GÜLEN Terör örgütünün gündemde olmaları ve ailemin maddi imkansızlıklarının olması sebebiyle zorunlu olarak bu evlerde ilk iki ay süreyle kaldım. Daha sonra tarafıma evlerden sorumlu abiler tarafından yapılan baskılardan dolayı ikinci ayında bu evlerden ayrıldım. Bizim akşamları evden dışarı çıkmamıza izin vermiyorlardı bize sürekli Fetullah GÜLEN'in videolarını izlettiriyorlardı. O dönemdeki kız arkadaşım şimdiki eşim ..................ile kararlaştırıp bekar evine çıkmaya karar verdik. O zaman kız arkadaşımın bursu vardı, ben de kendime yarım gün kebapçının yanında iş buldum ...Bundan sonra hiçbir şekilde örgütle bağlantım olmamıştır..." şeklinde beyanda bulunmuştur.Müvekkilin beyanları incelendiğinde müvekkilin FETÖ/ PDY ile irtibatının ve iltisakının olduğuna yönelik bir beyanının bulunmadığı açıktır. Müvekkil üniversite eğitiminin başında maddi imkansızlıklar dolayısıyla çok kısa bir dönem örgüte ait evlerde kaldığını ve sonrasında evlerden sorumlu olan kişilerle anlaşamayarak evden ayrıldığını ve o dönem ki kız arkadaşı şimdiki eşi .................................. ile kiraladıkları evde yaşamaya başladığını beyan etmiştir. Şu halde maddi imkansızlıklar nedeniyle örgüte ait evlerde çok kısa bir dönem kalan ve kaldığı dönem itibariyle kendisi yahut bir başkası tarafından herhangi örgütsel bir eyleminden bahsedilmeyen müvekkil açısından bu beyanların örgütle irtibat veya iltisak ikrarı olarak değerlendirilerek kamu görevinden çıkarma işleminin gerekçesi olarak sunulması hukuka aykırıdır.


B. NETİCE VE TALEP

Yukarıda açıklanan sebeplerle ve Mahkemenizce re'sen tespit olunacak sebeplerle, - Davalı idarece tesis olunan 02.12.2021 tarih ve 6842984 sayılı "kamu görevinden çıkarma" işleminin iptaline,- Yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına;Karar verilmesini;Saygılarımla arz ve talep ederim. 11.03.2022

İPTAL DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ, Avukat Gizem Gül Uzun tarafından hazırlanmıştır.

idari yargı iptal davası savunma dilekçesi

idari yargı iptal davası istinaf dilekçesi

idari yargı iptal davası dilekçe örneği

iptal davası cevap dilekçesi örneği

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN