Takım Elbise, Kişisel Bakım Ürünleri, Konaklama ve Seyahat Giderleri vb. KDV İndirimi Sağlar mı?

Takım Elbise, Kişisel Bakım Ürünleri, Konaklama ve Seyahat Giderleri vb. KDV İndirimi Sağlar mı?

Takım Elbise, Kişisel Bakım Ürünleri, Konaklama ve Seyahat Giderleri vb. KDV İndirimi Sağlar mı?


takım elbise, kişisel bakım ürünleri, konaklama ve seyahat giderleri vb. kdv indirimi sağlar mıTakım Elbise, Kişisel Bakım Ürünleri, Konaklama ve Seyahat Giderleri vb. KDV İndirimi Sağlar mı?

Takım Elbise, Kişisel Bakım Ürünleri, Konaklama ve Seyahat Giderleri vb. KDV İndirimi Sağlar mı?
Yargıtay
T.C. Danıştay 4. Daire
Esas: 
2016/17248
Karar: 
2021/3790
K.T.: 01/07/2021

Özet: Şirketin faaliyet konusu ile ilgisi olmayan takım elbise, kol düğmesi, kişisel bakım ürünleri, ev ihtiyacına yönelik ürünler, şirketle ilgisi açıkça ortaya konulamayan konaklama ve seyahat giderleri; kanunen kabul edilmeyen giderler olup ödenen KDV’den indirim konusu yapılamaz.

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Grup Temizlik İnşaat Turizm Otomotiv Sanayi Ticaret Limited Şirketi

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı (… Vergi Dairesi Müdürlüğü)

VEKİLİ : Av. …

İSTEMİN KONUSU : … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :

Dava konusu istem: Belediye adına çöp toplama, refüj ve peyzaj işleri ile iştigal eden davacının, 2013 yılında yaptığı bir kısım harcamalarının kanunen kabul edilmeyen gider olarak değerlendirilmesi ve bu giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergilerinin indirimleri kabul edilmeyerek vergi inceleme raporuna istinaden re’sen tarh edilen vergi ziyaı cezalı 2013/1,2,3,4,5,6,7,8,9,10,12 dönemleri katma değer vergisinin kaldırılması istenilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesince verilen kararda; davacı adına re’sen tarh edilen 2013 yılı kurumlar vergisi, 2013/1-3-4-6-7-9 dönemleri geçici vergilere karşı açılan davanın … Vergi Mahkemesi’nin … tarih ve E:…, K:… sayılı karar ile reddine karar verildiği, bir başka bir ifade ile yapılan giderlerin kanunen kabul edilmeyen gider olduğu husus anılan mahkeme kararı ile sabit olduğundan, 3065 sayılı Kanunun yukarıdan belirtilen 30/d maddesi uyarınca tarh edilen dava konusu vergi ziyaı cezalı katma değer vergilerinde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacı tarafından, inceleme elemanının iddia ve değerlendirmelerinin kanuna ve fiili duruma aykırılık teşkil ettiği, yapılan harcamaların ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili genel giderler olduğu, dolayısıyla indirimlerin reddinin yasal olmadığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.

TETKİK HÂKİMİNİN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Mahkeme kararının gerekçesinin değiştirilerek onanması gerektiği düşünülmektedir.

K A R A R

Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE: 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 3/B maddesinde, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu, vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin yemin hariç her türlü delille ispatlanabileceği, iktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfetinin bunu iddia eden tarafa ait olacağı hükme bağlanmış; 30. maddesinde resen vergi tarhı; vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması şeklinde tanımlanmış, maddesinin (4) numaralı bendinde, defter kayıtları ve bunlarla ilgili vesikaların, vergi matrahının doğru ve kesin olarak tespitine imkan vermeyecek derecede noksan, usulsüz ve karışık olması dolayısıyla ihticaca salih bulunmaması ve (6) numaralı bendinde, tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması durumunda, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter, kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitinin mümkün olmamasının re’sen takdir nedeni sayılacağı hükme bağlanmıştır.

5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun “Safî kurum kazancı” başlıklı 6. maddesinde, kurumlar vergisinin, mükelleflerin bir hesap dönemi içinde elde ettikleri safî kurum kazancı üzerinden hesaplanacağı, safî kurum kazancının tespitinde, Gelir Vergisi Kanununun ticarî kazanç hakkındaki hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 40/1. maddesinde de, ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin safi kazancın tespit edilmesi için indirim konusu yapılacağı kabul edilmiştir.

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 29. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde ise, mükelleflerin, yaptıkları vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan katma değer vergisinden, bu Kanun’da aksine hüküm olmadıkça faaliyetlerine ilişkin olarak, kendilerine yapılan teslim ve hizmetler dolayısıyla hesaplanarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen katma değer vergisini indirebilecekleri, 30. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise, Gelir ve Kurumlar Vergisi kanunlarına göre kazancın tespitinde indirimi kabul edilmeyen giderler dolayısıyla ödenen katma değer vergisinin indirim konusu yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır.

Dava dosyanın incelenmesinden, davacı şirket hakkında düzenlenen … gün ve … sayılı Vergi İnceleme Raporu ile; alkollü içecek, alkolsüz içecek, yiyecek bedelleri, takim elbise, kol düğmesi, gömlek, kadın iç giyim, kişisel bakım ürünleri, ev ihtiyacına yönelik ürünler, konaklama, personel gecesi organizasyonu ve yurt içi bilet bedelleri gibi gider olarak kayıt edilen tutarların işletmenin faaliyet konusu olan “Belediye adına çöp toplama, refüj ve peyzaj işlerine” ilişkin olmadığı, bu giderlerin kanunen kabul edilmeyen gider mahiyetinde olduğu ve dönem ticari kazancına ilave edilmesi gerektiği sonucuna varılarak davacı şirket adına vergi ziyaı cezalı dava konusu vergilerin tarh edildiği anlaşılmıştır.

Davacı şirket temsilcisi tarafından misafirlere ikram edildiği beyan edilen alkollü içecek, alkolsüz içecek ve yiyecek bedelleri; yönetici pozisyonunda olan çalışanlar için alındığı beyan edilen, takım elbise, kol düğmesi, gömlek, kadın iç giyimi; işletmeye sehven fatura edildiği beyan edilen, kişisel bakım ürünleri; ev ihtiyacına yönelik ürünler; konaklamadan yararlananların şirketle ilgisine ilişkin bir açıklama ve bilgi bulunmamasına rağmen işle ilgili konaklama gideri olduğu beyan edilen, konaklama gideri; çalışanların motivasyonunu artırmaya yönelik olarak yapıldığı beyan edilen personel gecesi organizasyonu ve uçakla seyahat eden kişilerin adı, soyadı ve şirketle ilgisine ilişkin bir açıklama ve bilgi bulunmamasına rağmen işle ilgili seyahat giderleri olduğu beyan edilen yurt içi bilet bedelleri gibi gider olarak kayıt edilen tutarların yukarıda alıntısı yapılan yasal düzenleme uyarınca kanunen kabul edilmeyen gider olarak kabulünde hukuka aykırılık bulunmadığının davanın reddine dair Mahkeme kararında sonucu itibarıyla hukuka aykırılık bulunmamıştır.

S O N U Ç

Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin reddine,
2. Temyize konu … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının yukarıda belirtilen gerekçeyle ONANMASINA,
3. Temyiz giderlerinin istemde bulunan üzerinde bırakılmasına,
4. 492 sayılı Harçlar Kanunu’na bağlı (3) sayılı Tarife uyarınca, davacı aleyhine onanan tutar üzerinden binde 9,10 oranında ve … TL den az olmamak üzere hesaplanacak nispi karar harcından, varsa evvelce ödenen harcın mahsubundan sonra kalan harç tutarının temyiz eden davacıdan alınmasına,
5. Dosyanın anılan Vergi Mahkemesine gönderilmesine,
6. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/07/2021 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

(X) KARŞI OY :

Temyize konu mahkeme kararının aynı gerekçe ile onanması gerektiği görüşüyle Dairemiz kararına katılmıyorum.

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN