DEVREMÜLK CAYMA SATIŞ BEDELİ İADESİ DAVA DİLEKÇESİ

DEVREMÜLK CAYMA SATIŞ BEDELİ İADESİ DAVA DİLEKÇESİ

DEVREMÜLK CAYMA SATIŞ BEDELİ İADESİ DAVA DİLEKÇESİ


DEVREMÜLK CAYMA SATIŞ BEDELİ İADESİ DAVA DİLEKÇESİDEVREMÜLK CAYMA SATIŞ BEDELİ İADESİ DAVA DİLEKÇESİ

 

ADANA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE

-İHTİYATİ TEDBİR TALEPLİDİR-

DAVACI :

VEKİLİ :

DAVALI :

DAVA DEĞERİ : 9.000 TL(DOKUZBİN TÜRK LİRASI)

D. KONU : Devre Mülk satış bedeli için ödenen bedellerin iadesi hakkında.

AÇIKLAMALAR

1. Müvekkil, davalı Adalet Termal Sağlık İnş. Tur. Org. Eml. Gıda Taş. Taah. San. Ve Tic. AŞ arasında 13 tarihinde devre mülk satış vaadi sözleşmesi’ imzalanmıştır. (EK: 2-3 Sözleşme sureti ve ödemeye ait belgeler)

2. Müvekkil kanuni süresi içinde 12 tarihîde CAYMA HAKKINI kullanmış olup; 13 tarihinde müvekkil ile davalı şirket arasında “Adalet Termal Sağlık Merkezi Üyelik Fesih Protokolü” imzalanmıştır. İŞ BU PROTOKOLDEN DE ANLAŞILACAĞI ÜZERE TARAFLAR KARŞILIKLI OLARAK BİR ARAYA GELEREK DEVRE MÜLK SATIŞ VAADİ SÖZLEŞMESİNİ İPTAL ETMİŞLERDİR.

Bu Protokole Göre “TARAFLARIN ANLAŞARAK KURULMUŞ OLAN DEVRE MÜLK SÖZLEŞMESİNİN İPTALİNE KARAR VERİLDİĞİ, MÜVEKKİL TARAFINDAN ÖDENEN 9000 TL LİK BEDELİN İSE 25 MART 2016 TARİHİNDE MÜVEKKİLE İADE EDİLECEĞİ’ kabul ve beyan edilmiştir. (EK 3: fesih protokolü)

3- Bundan ayrı olarak 12 tarihinde şirketiniz tarafından “MÜVEKKİLİN ÖDEMİŞ OLDUĞU 369 TL’LİK AİDAT BEDELİNİN 15 TARİHİNDEN SONRA GÜN İÇERİSİNDE MÜSAİTLİK DURUMUNA GÖRE İADE EDİLECEĞİ HUSUSUNDA’ taahhüt de verilmiştir.(ek3: taahhüt sureti)

4- Müvekkile vekaleten davalı şirkete paranın ödenmesi için başvuru yapılmış olup; ilgili yazı 16 tarihine tebliğ edilmiş olup, bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığından iş bu davayı açma zorunluluğu hasıl olmuştur.

5- Malumu olduğunuz üzere Satıcı veya sağlayıcının yükümlülükleri DEVRE TATİL VE UZUN SÜRELİ TATİL HİZMETİ SÖZLEŞMELERİ YÖNETMELİĞİ 9. MADDESİ GEREĞİ:

MADDE 9 – (1) Geçerli bir şekilde kurulan devre mülk hakkı veren sözleşmeler hariç olmak üzere, satışın ön ödemeli yapılıp yapılmadığına bakılmaksızın satıcı veya sağlayıcı, cayma süresi dolmadan tüketiciden herhangi bir isim altında ödeme yapmasını veya tüketiciyi borç altına sokan herhangi bir belge vermesini isteyemez. Bu yasağa rağmen tüketiciden herhangi bir bedel alınması durumunda, alınan bedel tüketiciye derhal iade edilir. Ayrıca tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge tüketici yönünden geçersizdir.

(2) Tüketicinin cayma hakkını kullanması durumunda, cayma hakkının kullanılmasından önce sunulan hizmete ilişkin olarak tüketiciden herhangi bir bedel talep edilemez.

(3) Tüketicinin devre mülk hakkı veren sözleşmelerden cayma hakkını kullanması durumunda, tüketiciye iade edilmesi gereken tutar ve tüketiciyi borç altına sokan her türlü belge, cayma bildiriminin satıcı veya sağlayıcıya ulaştığı tarihten itibaren en geç on dört gün içinde tüketiciye geri verilir.

Davalı tarafından cayma süresi dolmadan müvekkilden para tahsil edilmesi hukuka aykırı olduğu gibi, MÜVEKKİLCE CAYMA HAKKI KULLANILMIŞKEN VE DAVALICA DA BU DURUM KABUL EDİLMİŞKEN hala bedelin iade edilmemesi de kanuna hukuka aykırıdır.

DELİLLER : Devre mülk satış vaadi sözleşmesi, taahhütname, fesih protokolü, ödeme dekontu, ödenen, davalı şirket kayıtları vs. deliller.

HUKUKİ SEBEPLER : 6502 Sayılı kanun, yönetmelikler ve ilgili mevzuat

İSTEM ve SONUÇ :

Yukarıda izah edilen nedenlerle;

1. Müvekkil tarafından ödenen 9.000 TL’NİN in ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesi taleplidir.

2. Yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalı şirkete tahmiline karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim.

Davacı Vekili

Devre Mülk Sözleşmesi İptali

Uygulama çerçevesinde satıcılar tarafından alıcılara karşı kullanılmakta olunan doğru olmayan niteliklerdeki pazarlama yöntemleri kaynaklı olarak pek çok alıcı devre mülk sözleşmesini imzalamasının ardından vazgeçme talebinde bulunabiliyor. Bu noktada söz konusu devre mülk sözleşmesinden vazgeçilmesi yani devre mülk sözleşmesi iptali nasıl yapılır sorusu gündeme geliyor.

 

Oluşturulmuş olan söz konusu devre mülk sözleşmesinin alıcı tarafı konumunda bulunan ve tüketici sıfatına sahip olan kişilerin, ilgili Devre Tatil ve Uzun Süreli Tatil Hizmeti Sözleşmeleri Yönetmeliği kapsamındaki 7.maddede belirtilen herhangi bir neden göstermek durumunda olmadan ve cezai koşul ile karşı karşıya kalmadan devre mülk sözleşmesi iptalinin gerçekleştirilebilmesi hakkı bulunmaktadır. Devre mülk sözleşmesi cayma hakkını kullanan tüketici hukuki konumu sözleşmeye  taraf olmadan önceki durumuna geri dönüş yaparak, herhangi bir yaptırım ile karşı karşıya kalmaz.

 

Devremülk, bir bağımsız bölüm üzerinde yılın belli günleri sahip olma hakkı olarak tanımlanmaktadır.. Devremülk satın alınırken, devremülk sahibi bunun yanı sıra söz konusu mülk üzerinde sahip olduğu günleri satma, devretme, kiraya verme, bir yakınını gönderme, miras bırakma gibi haklarına da aynı zamnada sahip olur.

 

Yargıtay Kararları doğrultusunda; Devremülk yerinde görerek imzalanan devremülk sözleşmesi 10 gün içerisinde sözleşme feshedilebilir. Devremülk görmeden imzalanan devremülk sözleşmesinde ise alıcının tesisi gördükten sonra beğenmeyip iptalini istediği durumlarda ise 7 günlük süresi bulunmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken husus, sözleşme imzalanırken, ödenen miktar, ödenecek miktar, ve sözleşme tarihine bakılarak imzalanmasında yarar vardır.

 

Yargıtay Kararı – Devremülk Sözleşme İptali Nasıl Yapılır

ALACAK DAVASI – TARAFLAR ARASINDA KANUNDA DÜZENLENEN DEVRE MÜLK SATIŞ SÖZLEŞMESİ BULUNDUĞU – SÖZLEŞMENİN VARLIĞININ VE GEÇERLİ OLUP OLMADIĞININ GÖREVLİ MAHKEMEDE DEĞERLENDİRİLECEĞİ

 

ÖZET: Somut uyuşmazlıkta, davacı devremülk hissesi satın alıp bedelini ödediğini taşınmaz tapusunun tarafına verilmediğini ileri sürerek sözleşmenin iptali ile ödediği bedelin istirdadını talep etmiştir. Buna göre taraflar arasında 4077 sayılı kanunda düzenlenen devre mülk satış sözleşmesi bulunmaktadır. Sözleşmenin varlığı ve geçerli olup olmadığı görevli mahkemede değerlendirilecektir.

 

YARGITAY KARARI: DEVREMÜLK ALACAK DAVASI ZAMANAŞIM SÜRESİ

ALACAK DAVASI – MAHKEME ARA KARARIYLA ZAMANAŞIMI DEFİNİ REDDETMİŞ İSE DE ZAMANAŞIMININ BAŞLANGIÇ TARİHİNİN SAPTANMASI İÇİN ZAMANAŞIMININ BAŞLANGIÇ TARİHİNİN BELİRLENMESİ GEREĞİ – İTİRAZIN REDDİNE KARAR VERİLMESİNİN BOZMAYI GEREKTİRDİĞİ

 

ÖZET: Mahkeme ara kararıyla zamanaşımı defini reddetmiş ise de izah edilen nedenlerle zamanaşımının başlangıç tarihinin saptanması için taraflara bu konuda delilleri sorulup toplandıktan sonra zamanaşımının başlangıç tarihi belirlenmeli, olayda zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı hususunda yeterli inceleme yapılmadan belediyenin inisiyatifinde olan bir işlemin yapıldığı tarih esas alınarak ara kararıyla itirazın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. (818 S. K. m. 125) (6098 S. K. m. 146)

 

DEVREMÜLK ALACAK DAVASI ZAMANAŞIM SÜRESİ

Uyuşmazlık, devre mülk satım sözleşmesine dayanmaktadır. Sözleşmeye dayanan davalarda zamanaşımı süresi BK 125. (TBK 146) maddesi gereğince 10 yıldır. Bu sürenin işlemeye başlayacağı tarih sözleşmenin ifasının imkansız hale geldiği, daha açık bir anlatımla taşınmazın Belediye adına tesciline ilişkin mahkeme kararının kesinleştiği tarihtir. Alıcının/tüketicinin ferağ ümidinin bittiği tarih mahkeme kararının kesinleştiği tarih olup bedelin geri alınması için dava açma hakkı bu tarihten başlar.

 

Bu hukuki esaslar YİBKnın 7.6.1939-31/47 sayılı kararıyla kabul edilmiştir. Mahkeme ara kararıyla zamanaşımı defini reddetmiş ise de yukarıda izah edilen nedenlerle zamanaşımının başlangıç tarihinin saptanması için taraflara bu konuda delilleri sorulup toplandıktan sonra zamanaşımının başlangıç tarihi belirlenmeli, olayda zamanaşımı süresinin dolup dolmadığı hususunda yeterli inceleme yapılmadan yazılı şekilde belediyenin inisiyatifinde olan bir işlemin yapıldığı tarih esas alınarak ara kararıyla itirazın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

 

YARGITAY KARARI: DEVREMÜLK GÖREVLİ MAHKEME

SÖZLEŞMENİN FESHİ DAVASI  – KANUNUN UYGULANMASI İLE İLGİLİ HER TÜRLÜ İHTİLAFA TÜKETİCİ MAHKEMELERİNDE BAKILACAĞI – DAVAYA BAKMAYA TÜKETİCİ MAHKEMESİ GÖREVLİ OLDUĞU – GÖREVLE İLGİLİ HUSUSLARDA KAZANILMIŞ HAKKIN SÖZ KONUSU OLMAYACAĞI

 

ÖZET: 4077 sayılı Yasanın ilgili maddesi bu kanunu uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Taraflar arasındaki uyuşmazlık devre mülk sözleşmenin iptali ve ödediği bedelin iadesine ilişkin olup Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece uyuşmazlığın çözümlenmesi gerekirken genel mahkemenin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN