ZİLYETLİĞİN KORUNMASI

ZİLYETLİĞİN KORUNMASI

ZİLYETLİĞİN KORUNMASI


zilyetliğin korunmasıZİLYETLİĞİN KORUNMASI

ZİLYETLİĞİN KORUNMASI

MK haksız saldırı ve gasp fiillerine karşı zilyetleri korumuştur. Bu göreceğimiz koruma hem taşınır hem taşınmaz zilyetleri için getirilmiştir. Bu söyleyeceğimiz korumalardan haksız zilyetler bile yararlanabilir. Çünkü yasa koyucu zilyetliği koruyor. Zilyetlik toplumdaki huzurun , sükunun sağlanması amacıyla korunmaya ihtiyaç duyulan bir kurumdur. Çünkü zilyetlik taşınırlarda hem ayni hem de kişisel haklara karine oluşturur. Yani bir taşınıra zilyet olan kişi iddia ettiği hakkın karine olarak hak sahibidir. Bu iddia gerçek olmayabilir ama görünüş itibariyle onu korumak gerekiyor. Bu nedenle kanun koyucu haksız da olsa zilyetlere savunma ve bazı davaları açma hakkı vererek korumuştur.

Dikkat edin zilyetliğin korunmasındaki amaç haksızlığı korumak değildir. Toplumsal düzeni yani fiili durumu korumaktır. Zilyetliğin korunmasını MK iki şekilde düzenlemiştir.

  1. Savunma Hakkı

Buna zilyedin kuvvet kullanma hakkı da denilir. MK m. 981 de düzenlenmiştir.

MK m. 981 : Zilyet , her türlü gasp veya saldırıyı kuvvet kullanarak defedilebilir. Zilyet , rızası dışında kendisinden alınan şeyi taşınmazlarda el koyanı kovarak , taşınırlarda ise eylem sırasında veya kaçarken yakalananın elinden alarak zilyetliğini koruyabilir. Ancak , zilyet durumun haklı göstermediği derecede kuvvet kullanmaktan kaçınmak zorundadır.

Zilyedin savunma hakkını kullanması için saldırganın kusurlu olmasına gerek yoktur. Örneğin gayrimümeyyiz biri gelmiş malınızı çalmaya kalkmış gayrimümeyyiz ne yaptığı bilmiyor. Yani onda iradi bir fiili yoktur. Kusur yoktur. Ama yine de ona karşı savunma hakkınızı kullanarak kuvvet kullanabilirsiniz.

Soru : Ben arkadaşınızın elindeki kalemi kendi kalemim zannettim aaaaa!!!!! Benim kalemime çok benziyor dedim. Ver kalemi dedim. Aslında buarada zilyetliğini gasp etme kastım yoktur. Kendi malım zannederek malı almaya kalkışsam bile arkadaşınız zilyet olarak bana karşı savunma hakkını kullanabilir. Savunma kuvvet kullanarak yapılan haksız saldırıyı defetme anlamına gelir.

Zilyedin savunma hakkını kullanabilmesi için zarar da şart değildir. Kusur ve zarar varsa failden ayrıca tazminat istenebilir. Savunma hakkından ilk etapta malın dolaysız zilyedi yararlanabilir. Mesela ben saatimi arkadaşınıza rehin olarak bıraktım. Dolaysız zilyet arkadaşınız ben de dolaylı zilyedim. Birisi malı arkadaşınızdan çalmaya kalkışsa arkadaşınız zaten dolaysız zilyet olarak savunma hakkını kullanabilir. Savunma esnasında ben de orada bulunuyorsam ben de saldırgana karşı savunma hakkımı kullanabilir. Savunma esnasında ben de orada bulunuyorsam ben de saldırgana karşı savunma hakkımı kullanabilirim.

Zilyet yardımcısı MK daki savunma hakkına dayanarak kuvvet kullanamaz. Fakat BK daki meşru müdafaa hakkına dayanarak kullanabilir. Başkası için zilyetler de MK daki savunma hakkına dayanarak kuvvet kullanabilir çünkü adı üstünde zilyetlerdir.

Savunma hakkını feri , dolaysız zilyet malı kendisine veren asli , dolaylı zilyede karşı da kullanabilir. Mesela A televizyonunu 2 aylığına K ya kiraya vermiş. Ertesi gün A nın kafası bozulmuş gitmiş malı K dan zorla geri almaya kalkmış. K burada savunma hakkını A ya karşıda kullanabiliyor. Çünkü A nın eylemi K nın zilyetliğine haksız bir saldırıdır. Gasp teşebbüsüdür.

Dikkat edin savunma hakkımızı kullanabilmemiz için yapılan saldırının haksız olması gerekir. Eğer bir kimse kanunun tanıdığı bir yetkiye dayanarak başkasının zilyetliğine müdahalede bulunuyorsa artık savunma hakkı kullanılamaz. Örneğin haciz memuru mallarınıza el koymak için evinize gelse ona kuvvet kullanılamaz. Çünkü burada haksız bir eylem yoktur.

Bazen başkasının arazisine girme hakkımız vardır. Bu özel hukuktan doğan hakkımızdır. MK m. 751 bu konuyu düzenlemiştir.

MK m. 751 : Yetkili makamlar tarafından bitki örtüsünü korumak amacıyla yasaklanmadıkça , herkes başkasının orman ve mer 'asına girebilir ve oralarda yetişen yabani meyve , mantar ve benzeri şeyleri , yerel adetlerin izin verdiği ölçüde toplayıp alabilir. Avlanmak ve balık tutmak için başkasının arazisine girme , özel kanun hükümlerine tabidir.

Bu maddeye dayanarak bir meraya girip yerel adetlerin izin verdiği ölçüde mantar , yabani meyve gibi şeyleri toplayıp alabiliriz. Yasa bu hükümde başkasının arazisine girme hakkı veriyor. O zaman girip mantarı toplamaya başlasak bu haksız bir müdahale değildir. Arazi sahibi bana savunma hakkı kullanamaz. Çünkü saldırı haksız değildir.

Savunma hakkını birlikte zilyetler birbirlerine karşı bile kullanabilirler. Birlikte zilyetliği ikiye ayırmıştık. Müşterek ve elbirliği halinde birlikte zilyetlikler vardı.Birlikte zilyetliklerden biri diğerinin mal üzerindeki fiili hakimiyetini kullanmasına engel oluyorsa savunma hakkı kullanılır.Diyelim ki bir tarlaya birlikte zilyediz. Diğerleri benim kullanmama engel oluyorlar. Bu durumda ben onlara karşı savunma hakkımı kullanabilirim.

Peki kuvvet kullanmanın derecesi ne olacak ? Yasa son fıkrada ne diyor , zilyet durumun haklı göstermediği ölçüde kuvvet kullanmaktan kaçınmak zorundadır. Buna orantılılık , ölçülülük diyoruz. Klasik şu örnek verilir. Bir kişinin meyve bahçesine çocukları girmiş. Onun meyvelerini çalmaya kalkışmışlar . Çocuklara bağırsanız kaçıp giderler. Onları sopayla dövmek , silahla yaralasak , evden çocuklara el bombası falan atsak ölçülülük ilkesine aykırı hareket etmiş oluruz.

Savunma saldırıyı kesecek yoğunlukta olmalıdır. Bağırıp kaçırabileceğimiz birine bu yola hiç gitmeden direk bıçağı saplasak ben savunma hakkımı kullandım diyemeyiz. Ama şimdiki çocuklar bağırsan da anlamıyorlar. O zaman kulağından tutacaksın yine anlamıyorsa iki kulağından tutacaksın yine anlamıyorsa baş aşağı çevireceksin. Bakın gittikçe dereceyi yükseltiyoruz.

2. Zilyetlik Davaları

Yasa koyucu savunma hakkını kullanmamış olsanız veya kullanamamış olsanız bile zilyetliği başka bir yolla daha korumuştur.Diyelim ki gözünüz yemedi savunma hakkınızı kullanamadınız. Savunma hakkınızı kullanmak size tanınan bir haktır. Yükümlülük değildir. Savunma hakkınızı kullanmamış olsanız bile saldırgana karşı veya gasıba (gospeden) karşı zilyetlik davaları açma imkanı getirilmiştir. O zaman zilyetlik davaları savunma hakkını kullanamamış veya kullanma hakkı bulunmasına rağmen kullanmamış bir zilyedi koruma amacıyla konulmuştur. Bu iki olanak birbirini tamamlamaktadır.

Zilyetlik davaları sulh hukuk mahkemelerinde açılır. Hem taşınırlarda hem taşınmazlarda zilyetlik davaları açabiliriz. Zilyetlik davalarımız iki tanedir.

a) Gasp halinde açılan davalar

b) Saldırı halinde açılan davalar

Gasp durumunda zilyetliğin iadesi davası açılır. Ayrıca kusur ve zarar varsa tazminat da talep edilebilir. Kusur ve zarar sadece tazminat içindir. Bunlar olmasa bile zilyetliğin iadesi davası açabiliriz. Zilyetliğin iadesine yetki iadesi veya geri verme davası da diyoruz. Bu dava gasp durumunda açılır. Gasp etmek başkasını zilyetliğine haksız bir fiile son vermeye denir. Gasp şiddet kullanarak da yapılabilir şiddet kullanmadan da yapılabilir. Mesela birisi malı sizden gizlice alsa bu da gasp olur. Mesela ben arkadaşınızın kalemini onun rızası olmadan alsam ister döverek ister dövmeden fark etmiyor her ikisi de gasp sayılır. Çünkü onun zilyetliğine haksız bir fiile son verdim. Zilyetliğin gaspı durumunda zilyetliğin iadesi davası açılır. Kusur aranmadığı için tam ehliyetsize bile bu dava açılır. Kusur aranmadığı için tam ehliyetsize bile bu dava açılır. Kusur ve zarar varsa gasptan ayrıca tazminat talep edebiliriz.

Bilinmesi gereken bazı durumlar ; Zilyetliği koruyan hükümlerden haksız zilyetler dahi yararlanabilir. Örneğin gasp halinde

İade davasında davacı iki şeyi kanıtlamak zorundadır :

a) Malın önceki zilyedi olduğunu

b) Davalının zilyetliği kendisinden gasp ettiğini ispatlamalıdır.

Bu ispat tanıklarla yapılabilir. Çünkü bu bir fiili durumdur. Hukukta fiiller tanıkla hesaplanabiliyor.Bakın , davacı hak sahibi olduğunu ispatlamak zorunda değildir.Çünkü bu dava zilyetliği koruyan bir davadır. Hak uyuşmazlığını bu davayla çözmeyeceğiz. Bu dava için davacının yukardaki iki hususu ispatlaması gerekir. Ve bu iki ispat yeterlidir. Peki , davacı bu iki şeyi ispatladı. Top şimdi davalıya geçti. Davalı derhal hakimden süre isteyememedir. Bu malı davacıya geri vermemesini gerektirecek üstün hak sahibi olduğunu ispatlarsa davayı kazanır ve malı davacıya geri vermez.

Zilyetlik davalarında bilinmesi gereken bazı önemli notların başında zilyetlik davalarının 2 ay ve 1 yıllık hak düşürücü süreler ile açılabiliyor.

Derhal ispatlanma durumlarında üstün hak sahibi olduğunda malı geri vermez.Davalı derhal hakimden süre istememedir. Bu malı davacıya geri vermemesini gerektirecek üstün hak sahibi olduğunu ispatlarsa davayı kazanır ve malı davacıya geri vermez. Ayrıca davacı hak sahibi olduğunu ispatlamak zorunda değildir. Bu davalarda hakkını kaybetse bile başka dava açma hakkı olduğunu hatta davalar açma hakkı olduğunu bilmesi gerekir.

Zilyetlik davalarının sadece faile ya da külli haleflerine karşı açılabilir. 3. kişilere bu dava açılamaz. Örneğin konu gasp ise gasp eylemi ile uzaktan yakından iligisi olmayan kişiye dava açılamaz.

kaynak. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ DERS NOTLARI

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN