TAKSİRLE YARALAMA SUÇU-TAKSİRLE YARALAMA SUÇU BEYAN DİLEKÇESİ

TAKSİRLE YARALAMA SUÇU-TAKSİRLE YARALAMA SUÇU BEYAN DİLEKÇESİ

TAKSİRLE YARALAMA SUÇU-TAKSİRLE YARALAMA SUÇU BEYAN DİLEKÇESİ


TAKSİRLE YARALAMA SUÇU-TAKSİRLE YARALAMA SUÇU BEYAN DİLEKÇESİ

 

KAYSERİ CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

 

 

SORUŞTURMA NO :2022/***** E.

 

 

 

BEYANDA BULUNAN MÜŞTEKİ: 

 

VEKİLİ : Av. Gizem Gül UZUN

 

 

SANIK : 

 

SUÇ : Trafik Kazası nedeniyle Taksirle Yaralama Suçu

 

SUÇ TARİHİ : 20.06.2022

 

KONU : Müşteki vekili olarak beyanlarımızın sunulması.

 

 

Açıklamalar:

 

TAKSİRLE YARALAMA SUÇU-TAKSİRLE YARALAMA SUÇU BEYAN DİLEKÇESİ

1- Müşteki 20.06.2022 tarihinde 7:30 sıralarında trafik kazası geçirmiştir. Şüpheli Abdullah ***********'nin sevk ve idaresindeki 38 P 0126 plakalı minibüs ile Abdulhamithan Bulvarını takiben Özyurt Sokak istikametinden gelerek gidiş istikametine göre sağında bulunan Doğanyurt Cadde kavşağında sağa dönüş yaptığı esnada aracının sağ yan arka köşe kısımları ile kendisi ile aynı istikametten sağından gelen ve Taha Carım Bulvarı istikametine düz devam eden müşteki sürücü Metin ********** idaresindeki 38 AGK 387 plakalı Motorlu Bisikletin ön kısımlarına çarpması ve motorlu bisikletin devrilerek sürüklenmesi şeklinde iki araçlı, yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiştir.

 

2- Kaza tespit tutanağı ile müvekkilimizin kaza hakkındaki beyanları tutarlıyken, sanık Abdullah ************'nin kazayla ilgili beyanları tamamen farklıdır. Kayseri Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü tarafından olay günü düzenlenen trafik kazası tespit tutanağında "kaza mahalinde yapılan incelemede yerde bulunan ve 38 AGK 387 plakalı araca ait sürtünmenin izinin yaya kaldırımına 3,8 metre mesafede olduğu ve sürücü Metin **********'nın kendi şeridinde nizami seyir halinde iken kaza gerçekleştiği kanaatine varıldığından 38 P 0126 plakalı araç sürücüsü Abdullah **********'nin kontrolsüz şekilde sol şeritten sağa dönüş yaptığı ve 2918 sayılı K.T.K nın 53/1B kuralını ihlal ederek tam kusurlu olduğu, sürücü Metin ************'nın kusurunun olmadığı kanaatindeyiz" şeklindedir. 

 

2a- Müvekkilimizin de 20.6.2022 tarihinde Selimiye Şehit Osman Börklüoğlu Polis Merkezi Amirliğinde verdiği ifade de "En sağ şeritten ortalama 30 km hızla seyir halinde iken Doğanyurt Caddesi kavşağında bir anda solumda beyaz renkli Ford Transit markalı minibüsü gördüm ve araç sürücüsü bir anda aracını üzerime sürdü ve ben el ayak freni yapıp kurtardım derken minibüsün sağ arka kısmı ile bana çarptı ve önüme kırdığı için kaza gerçekleşti" şeklinde ki ifadesi de kaza tespit tutanağında belirtildiği üzere kazanın nasıl gerçekleştiğini doğrulamıştır. 

 

2b- Sanık Abdullah **** 20.06 2022 tarihinde Selimiye Şehit Osman Börklüoğlu Polis Merkezi Amirliğine verdiği ifade tutanağında olayı çok farklı bir şekilde anlatmıştır. Sanık, "Doğanyurt Caddesi ile kesişimde bulunan kavşağa gelmeden 100 metre önce sağa sinyalimi verdim. Döneceğim yerde plakasını sonradan öğrendiğim 38 AGR*****plaka sayılı motosiklet üzerinde sürücüsü ile sabit bir şekilde bekliyordu. Ben kavşağa girip sağa döneceğim esnada sabit duran motosikleti geçtikten sonra birden hareket etti ve kullanmış olduğum araca sağ arka taraftan çarptı. Çarptıktan sonra durdum ve inip kontrol ettiğimde şahıs yere düşmüştü. Kazada kusurum olduğunu düşünmüyorum. Benim herhangi bir şikayetim yoktur," şeklinde beyan vermiştir. Görüldüğü üzere sanık Abdullah *********'nin beyanlarının kaza tespit tutanağı ve müştekinin verdiği ifadeyle hiçbir benzerliği bulunmamaktadır. Ayrıca Abdullah ***********'nin kendisine çarptığını iddia ettiği ve maddi hasarın oluştuğu kazada müştekiden şikayetçi bile olmaması oldukça şüphe çekicidir.

 

3- Müşteki Metin *********** kaza nedeniyle hayat fonksiyonları etkilenecek bir şekilde yaralanmıştır. Nitekim müşteki kaza neticesinde, çarpmanın neticesiyle yaralanmış ve ambulansla acil hastaneye kaldırılmıştır. Kayseri Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi, 23.06.2022 tanzim tarihli raporu ile Kayseri Şehir Hastanesi 20.06.2022 tarihli, 180032*** sayılı tıbbi evrakında; trafik kazası hikayesiyle yapılan muayenesinden GKS 15, sol oksipitalde hematom, sol ön üst korlarda, skapulda, sol omuzda, sol dizde hassasiyet, klavikulada kırık olduğu, boyun ve toraks tomografisinde sol klavikulade deplase fraktür olduğu, ortapedi muayenesinde sol omuz ve sol dizde hassasiyet, sol dizde abrazyonlar, direkt grafide sol klavikulada kırık olduğu kayıtlıdır. Sonuç olarak müşteki Metin Özkanlı'nın mevcut yaralanmasının Basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek Hayat fonksiyonlarını orta(2) derecede etkileyecek nitelikte olduğu bildirilmiştir. Müvekkilim gerçekleşen bu kaza nedeniyle işbu davanın açıldığı sürece kadar herhangi bir işte çalışamamış olup, maddi ve manevi açıdan zor bir süreç geçirmiştir. Bu konuda açacağımız maddi ve manevi tazminat haklarımızı saklı tutmaktayız. ( Ek Tüm Hastane Raporları)

 

4- Sanık ************'nin kazadaki kusur ve sorumluluğu hakkında

 

4a- Dosyada yer alan 20.06.2022 tanzim tarihli ‘Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağı’ ile sanığın söz konusu kazada 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 53/1B. Maddesinde düzenlenen dönüş kurallarını ihlal ederek tam kusurlu olduğu belirtilmiştir. Bizce de trafik kazası tespit tutanağındaki beyanlar ve kaza yeri krokisinden de görüleceği üzere, K.T.K.'nın 53/a2,a3,a4,a5 sayılı kuralları ihlal edilmiştir. Sağa dönüşlerin:

 

Dönüş işareti verilir.

Şehir içinde 30 metre, şehir dışında 150 m. önceden Sağ şeride yanaşılır. Hızını azaltır,

Dönülen karayolunun gidiş şeridine veya gidişine ayrılmış en sağ şeridine girmeye, zorunludurlar ve

Dönüşün dar bir manevrayla tamamlanması gerekir, şeklinde düzenlenmiş olup;

 

Sanık Abdullah **********, dikkatsiz ve tedbirsiz bir şekilde ve kullanmış olduğu aracın hızını yeteri kadar azaltmadan, gerekli mesafede sağ şeride veya dönüşe ayrılmış şeride girmeden, geniş bir kavisle sağ tarafa dönmeye çalışmış, sağ şeritte seyir halinde olan ve kazadan dolayı hiçbir kusuru bulunmayan müşteki ne kadar kazadan kaçınmaya çalışmışsa da sanığın direksiyon başında olduğu minibüs tarafından sıkıştırılıp, kazaya maruz bırakılmıştır. Sanık Abdullah **********'nin dosya konusu kazada kusurlu davranmak suretiyle kazanın oluşumunda asli kusurlu olduğu ortadadır. 

 

4b- Sanık Abdullah **********'nin sebebiyet verdiği kaza, sarih bir şekilde öngörülebilirdir. Yine sanık Abdullah *********'nin dosya konusu kaza hakkındaki beyanlarına baktığımızda, kazadan önce müşteki Metin**************'ya ait motorlu bisikleti gördüğünü doğrulamıştır. Abdullah **********'nin servis şoförlüğü yaptığı ve deneyimli bir şoför olduğunu, söz konusu kazada sağa dönmek için yapacağı manevra ile Metin **********'ya ait olan motorlu bisikleti sıkıştırıp, kazaya neden olacağı bilincinde olması gerekmektedir. Fakat sanık, bu tehlikeyi göze almış olup öngörülebilir bir şekilde sağa manevra yapmıştır ve kazaya neden olmuştur.

 

Yaralama Suçunda Basit Taksir ve Bilinçli Taksir Ayrımı

 

Taksirli suç, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket ederek, bir davranışın neticesinin ‘öngörülmemesi’ halinde oluşur. Bilinçli taksir ise kişinin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmesine rağmen ‘neticeyi öngörmesi’ ancak bu neticenin gerçekleşmesini istememesi halinde söz konusu olur. Taksirli suçta hareket yapılırken neticenin öngörülmemesi, bilinçli taksirde ise hareket yapılırken neticenin öngörülmesi söz konusudur.

 

Taksirle adam yaralamaya neden olma suçunun her şekli şikayete tabidir. Yani, müşteki şikayetten vazgeçtiği takdirde ceza davası düşer. Ancak, bilinçli taksirle adam yaralama suçu işlenmesi halinde, sadece suçun basit şekli şikayete tabidir. Suçun nitelikli hallerinin bilinçli taksirle işlenmesi halinde, soruşturma şikayete tabi değildir.

 

5237 sayılı TCK’nın hazırlanmasında esas alınan suç teorisinde “kanunda tanımlanmış haksızlık” olarak ifade edilen suç; kural olarak ancak kastla, kanunda açıkça gösterilen hâllerde ise taksirle de işlenebilir. İstisnai bir kusurluluk şekli olan taksirde, failin cezalandırılabilmesi için mutlaka kanunda açık bir düzenleme bulunması gerekmektedir. 5237 sayılı TCK’nın 22/2. maddesinde taksir; “dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir” şeklinde tanımlanmıştır. Türk Ceza Kanunu’nda taksir; “basit” ve “bilinçli” taksir olarak ikili bir ayrıma tabi tutulmuş, 22. maddesinin üçüncü fıkrasında bilinçli taksir; “kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi” şeklinde tanımlanmış, bu hâlde taksirli suça ilişkin cezanın üçte birden yarıya kadar arttırılacağı öngörülmüştür.

 

Basit taksir ile bilinçli taksir arasındaki ayırt edici ölçüt; taksirde failin öngörülebilir nitelikteki neticeyi öngörmemesi, bilinçli taksir hâlinde ise bu neticeyi öngörmüş olmasıdır. Bilinçli taksirde gerçekleşen sonuç, fail tarafından öngörüldüğü hâlde istenmemiştir. Gerçekten neticeyi öngördüğü hâlde, sırf şansına veya başka etkenlere, hatta kendi beceri veya bilgisine güvenerek hareket eden kimsenin tehlikelilik hâli, bunu öngörememiş olan kimsenin tehlikelilik hâli ile bir tutulamayacaktır. Neticeyi öngören kimse, ne olursa olsun bu sonucu meydana getirecek harekette bulunmamakla yükümlüdür.

 

4c- Sanık ************ kusuru sebebiyet verdiği kaza sonrasında kötü niyetli davranmaktan kaçınmamıştır.

 

Sanık **************'nin asli kusurla sebebiyet verdiği kazadan sonra, Müşteki ************** kaza sırasında motorlu bisikletinden düşmüş, yaralanmış ve vücudunda kırıklar meydana geldiği için acilen hastaneye kaldırılmıştır. Fakat yaralanmaya sebebiyet veren sanık ************, müştekinin yaralanmasını umursamamış, vicdanı gram sızlamamıştır. Keza *************E, müştekinin muayene gördüğü hastaneye gidip, insaniyet namına "geçmiş olsun, özür dilerim" bile demeyi çok görmüştür. Sanık bunların yerine sebebiyet verdiği kazadan nasıl sıyrılacağını düşünüp, kaza günü Selimiye Şehit Osman Börklüoğlu Polis Merkezi Amirliğine verdiği ifadelerinde olayı tamamen kendi çıkarına göre anlatmayı tercih etmiştir. Açıkça görülmektedir ki sanık kötüniyetli davranmıştır.

 

Taksirle Nitelikli Yaralama Suçunun Cezası (TCK 89)

 

TCK md. 89/2 gereği taksirle yaralama fiili, mağdurun;

 

a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,

b) Vücudunda kemik kırılmasına,

c) Konuşmasında sürekli zorluğa,

d) Yüzünde sabit ize,

e) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,

f) Gebe bir kadının çocuğunun vaktinden önce doğmasına,

neden olmuşsa suçun basit şeklinin işlenmesi halinde verilen ceza yarısı oranında artırılır. Yani sanığa, 4,5 aydan 1,5 yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası verilir.

 

Bilinçli Taksirle Yaralama Suçunun Cezası

 

Bilinçli taksirle adam yaralama suçunun cezası, fiilin taksirli suç kapsamında işlenmesi halinde belirlenen cezaya ölçü alınarak hesaplanır. TCK md. 22/3’e göre, "bilinçli taksirle adam yaralama suçu işlenmesi halinde, taksirli suç için TCK 89. Maddeye göre belirlenen ceza, 1/3’ten 1/2 oranına kadar arttırılır."

 

HUKUKİ DELİLLER : TCK,CMK,KTK, kaza tespit tutanağı, tüm hastane raporları, taraf beyanları ve sair tüm sair deliller.

 

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklamış olduğumuz nedenler ve tarafınızca resen dikkate alınacak olan hususlar ile birlikte; sanığın üzerine atılı suçtan cezalandırılmasını, taksir durumu (basit veya bilinçli) ve nitelikli haller dikkate alınarak sanık hakkında verilecek olan cezanın arttırılmasını Sayın Mahkemenizden arz ve talep ederiz. 27.02.2023

 

MÜŞTEKİ VEKİLİ

https://www.gizemuzun.av.tr/kasten-yaralama-sucu-savunma-dilekcesi

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN

 

Ekler :

 

1- Kaza Tespit Tutanağı 

2- Hastane Raporları 

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN