ISRARLI TAKİP SUÇU SAVUNMA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-ISRARLI TAKİP SUÇU

ISRARLI TAKİP SUÇU SAVUNMA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-ISRARLI TAKİP SUÇU

ISRARLI TAKİP SUÇU SAVUNMA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-ISRARLI TAKİP SUÇU


ISRARLI TAKİP SUÇU SAVUNMA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-ISRARLI TAKİP SUÇUISRARLI TAKİP SUÇU SAVUNMA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-ISRARLI TAKİP SUÇU

 

KAYSERİ 12. ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE

DOSYA NO: 2023/*** E.

MÜŞTEKİ: 

 

SANIK: 

SANIK MÜDAFİ: Av. Gizem Gül UZUN

 

KONU: Savunma dilekçemizdir.

AÇIKLAMALAR:

Yukarıda dosya numarası belirtili ceza davasında müvekkil haksız ve gerçeğe aykırı bir şekilde Israrlı Takip suçundan sanık olarak yargılanmaktadır. Ancak bu suçlama müşteki tarafından asılsız ve mesnetsiz şekilde kendi işlediği suçları örtmek, müvekkilden aldığı borç paraları ödememek ve müvekkilin gözünü korkutma amaçlı olarak isnat edilmiştir.

Ayrıca müşteki, müvekkile karşı ''nitelikli dolandırıcılık'', ''tehdit'', ''hakaret'' suçlarını işlemiştir. Müşteki, müvekkili maddi anlamda sürekli sömürmeye çalışmış ve müvekkilden alacak bir şeyi kalmadığını öğrendiği an ise müvekkilden ayrılmıştır. Daha sonrasında ise müvekkilin gözünü korkutmak ve müvekkilden aldığı borç paraları ödememek adına işbu dava konusu şikayette bulunmuştur. Şöyle ki;

1- Müvekkil ile müşteki, 15.05.2022 tarihinde sosyal medya platformu aracılığıyla tanışmışlardır. Taraflar belli bir süre konuştuktan sonra müvekkil bir buluşma teklif etmiştir. Ancak müşteki ''alışverişe gidersek gelirim, başka türlü olmaz'' şeklinde beyanlarda bulunmuş ve ilk buluşmasında dahi müvekkili maddi anlamda sömürmeye çalışmıştır. Müvekkilin kabul etmesi üzerine taraflar ilk buluşmasında müştekiye alışveriş yapmışlardır.

2- Bu arkadaşlık döneminin başlamasından yaklaşık 1 ay sonrasında müvekkilin babasının hastalanması dolayısıyla müvekkilin Ankara'ya gitmesi sonucu müşteki müvekkilden ayrılmak istemiş ve müşteki bir arkadaşını polis olarak tanıtıp müvekkilin gözünü korkutmaya çalışmışlardır. Müvekkil gardiyanlık sınavına hazırlandığından ötürü 15/06/2022 tarihinden 10/07/2022 tarihine kadar müşteki ile hiçbir iletişime geçmemiştir. Daha sonrasında müvekkil bu kişinin polis olmadığından şüphelenmiştir. Müştekinin her zamanki gibi para istemek adına müvekkile mesaj atması üzerine müvekkil bu durumdan bahsetmiş, müşteki ise ''seni korkutmak için yaptık, evet polis değil'' şeklinde beyanlarda bulunmuştur.

3- Sonrasında müşteki müvekkile ''çok zor durumdayım, artık dayanamıyorum, tatile gitmek istiyorum, bana para verir misin?'' şeklinde beyanlarda bulunarak müvekkili bir kez daha maddi olarak sömürmek istemiştir. Bu istek üzerine müvekkil, müşteki ve müştekinin kardeşi ile buluşmuş, müşteki, müvekkili sömürüp bırakacağından ve bir gelecekleri olmadığını bildiğinden ismi Yiğit olan kardeşini müvekkile Ali olarak tanıtmıştır. Taraflar belli bir zaman parkta oturduktan sonra müvekkil, müştekiye duyduğu aşk duygusundan ötürü kendisini kıramamış ve 5.000,00 TL'si elden olmak üzere toplam 10.000,00 TL borç vermiştir. Ancak müşteki, banka hesabından para gönderilmesine sinirlenmiş ve ''elden ver şu parayı, anam babam görürse ne diyeceğim?'' şeklinde beyanda bulunmuştur. Müşteki, müvekkili bir gün terk edeceğini bildiğinden ötürü ardında kanıt bırakmamak adına bütün paraları peşin istemiştir.

 Ayrıca müvekkil bu paranın borç olarak verildiğini müştekiye söylemiş ve banka mobil uygulamasının para gönderme açıklamasına ''borç'' ibaresini eklemiştir. 

4- Müşteki bu paralarla da yetinmemiş ve sürekli olarak müvekkilden para istemiştir. Müvekkil, müştekinin ehliyet ücreti, kıyafet paraları, spor salonu ücreti dahil olmak üzere müştekinin evinin doğalgaz faturasını dahi ödemiştir. Bu husus müvekkilin banka hesap kayıtlarında mevcuttur. Müvekkil ile müşteki arasındaki para alışverişine ait, banka hesap hareket dökümlerinin celbini talep ederiz. Ayrıca, gönderilen bu paraların dökümü tarafımızca, müvekkilin banka mobil uygulamasından edinilmiş olup Sayın Mahkemenize sunulacaktır.

5- Tarafların ilişkisi 15/10/2022 tarihine kadar bu şekilde sürmüştür. Bu tarihte müşteki müvekkilden kendisine''İphone 13'' telefon almadığı için ''sen ne biçim adamsın, bokuma benziyorsun, tiksiniyorum senden'' şeklinde beyanlarla ayrılmıştır. Müşteki, müvekkili bu sefer maddi yoksunluklardan dolayı sömürememiş ve büyük bir sinir krizi ile müvekkilden ayrılmıştır.

6- Müvekkil ile müşteki bir süre konuşmamış, taraflar yılbaşı sürecinde yeniden konuşmaya başlamışlardır. Bu konuşma kısa süre devam etmiş, müşteki ''montum yok, çok üşüyorum, para ver'' şeklinde beyanlarla müvekkili bir kez daha dolandırmıştır. Müvekkil bu parayı da vermiş, yoğun şekilde aşk ve sevgi beslediği bu insanın yeniden esiri olmuştur.

SON OLAY:

Müşteki, müvekkili dolandırıp bir kez daha yüksek miktarda para aldıktan sonra müvekkili yeniden terk etmiştir. Müvekkil borç verdiği parayı istediğinde ise ''ben nereden bulayım o kadar parayı orospu çocuğu, erkek adam kadından para mı ister piç?'' şeklinde beyanlarla müvekkile sözlü olarak saldırmıştır. Olaya müştekinin ablası da dahil olmuş ve müştekinin ablası ''biz kürdüz, seni darmadağın ederiz, kuzenlerime söylettirme, seni nerde olursan ol bulur yok ederler, onlar yok edemezse ben seni mahkeme köşelerinde sürüm sürüm süründürmeyi gayet iyi bilirim, seni rezil ederim, bırak peşimizi, para mara yok'' şeklinde beyanlarla müvekkili tehdit dahi etmişlerdir. Bu telefon konuşmalarını duyan şahitler mevcuttur ve tanık beyanlarıyla ispatlanacaktır.

Ayrıca müşteki aleyhine ''hakaret'', ''nitelikli dolandırıcılık'' suçlarından, müştekinin ablası aleyhine ise ''tehdit'' ve ''hakaret'' suçlarından suç duyurusunda bulunulmuştur. İlgili dosyaların celbini talep ederiz.

Müvekkilin annesi kalp krizi sonucu müvekkilin gözleri önünde ölmüştür. Müvekkilin eski nişanlısı trafik kazası sonucu vefat etmiştir ve müvekkilin babası kanser hastası olup hala tedavi görmektedir. Müvekkil hayatının en zorlu dönemlerini yaşarken yanında bir destek aramış ve müşteki, müvekkilin bu zaaflarını kullanarak müvekkili dolandırmıştır. Müvekkil yaşadığı bu derin acılar sebebiyle olayı mantıklı bir şekilde kavrayamamış ve her seferinde müştekinin ağına düşmüştür.

Annesini ve eski nişanlısını kaybeden, babasının hayatı kanser yüzünden tehlikede olan müvekkil, hayatındaki kendisini seven tek insan olduğunu düşündüğü müştekiye mesaj göndermeye başlamıştır. Kendisinin engellendiğini görünce son bir kez banka hesaplarından mesaj göndermeyi denemiştir. Müvekkil kendisinin son dalı olarak müştekiyi görmektedir ve müşteki müvekkilin kendisine maddi anlamda haksız menfaat elde edemeyeceğini görünce bir anda müvekkili tek başına bırakıp gitmiştir. Müvekkil bu kayıplarının üzerine bir tanesini daha kaldıramayacağını düşünmüş ve müştekiye yalvarmıştır. Ancak müvekkil, işbu şikayeti gördükten sonra dolandırılığının farkına daha yeni varmakta ve müştekinin manipülasyonundan yeni çıkmaktadır. İlişkinin başında ''evleneceğiz, çok mutlu olacağız merak etme, ben seni bırakmam'' şeklinde beyanlarda bulunan müşteki, işi bittikten sonra müvekkile tehditler ve hakaretler etmiştir. Müvekkili daha fazla sömüremeyeceğini anlayan müşteki ''her şey yalandı, öpüşürken bile seni kandırmak içindi, bitti'' şeklinde beyanlarda bulunmuştur. Müvekkil manipüle edilmiş ve hayatının en zor döneminde bir kayıp duygusu daha yaşamak istememiştir.

Müştekinin müvekkili nitelikli bir şekilde dolandırdığı, müvekkile evlenme vaatleri verip yaşadığı kayıplarından dolayı zaaflarından istifade ettiği sonrasında ise müvekkilden borçlarını ödemeden bir an önce kurtulmak istemesi üzerine işbu şikayeti ettiği açıkça ortadadır.

SUÇUN SOMUT OLAYDA OLUŞUMU:

Yukarıda açıklamaya çalıştığımız şekilde, müştekinin şikayetindeki temel amacı; aldığı borç paraların iadesinden kaçınmak ve müvekkilin gözünü korkutmaktır.

Bilindiği üzere TMK md.1 ''Kanun, sözüyle ve özüyle değindiği bütün konularda uygulanır.'' şeklindedir.

Somut olayımızda, açıkladığımız üzere müşteki şikayet hakkını dürüstlük kuralına uymayan amaçlarla kullanmaktadır.

Yine TMK md.2 ''Bir hakkın açıkça kötüye kullanılmasını hukuk düzeni korumaz.'' şeklindedir.

Ayrıca suçun maddi ve manevi unsurları oluşmamıştır. Bu suçun oluşabilmesi için, ısrarlı bir şekilde fiziken takip etmek ve yine ısrarlı bir şekilde haberleşme ve iletişim araçlarını, bilişim sistemlerini veya üçüncü kişileri kullanarak temas kurmaya çalışmak suretiyle mağdurda ciddi bir huzursuzluk oluşmasına ya da kendisinin veya yakınlarından birinin güvenliğinden endişe duymasına neden olunması gerekmektedir. Ancak atılan mesajlarda müştekinin veya yakınlarının ciddi bir huzursuzluk duymasına, hatta ve hatta güvenliklerinden endişe duymalarını gerektiren hiçbir söylem yoktur. Müvekkil, kendisini manipüle eden müştekiye yalvarmakta ve geri dönmesini istemektedir.

Ayrıca suçun oluşması için ''ısrar'' unsuru gerekmektedir. Sayın Mahkemenizce de bilineceği üzere bir kerelik yapılan eylemler bu suçu oluşturmamaktadır. Müvekkil, bu eylemini bir anda bir kereliğine yapmış ve devam etmemiştir. Oysa ki, suçun oluşumu için bir eylemin, belli bir süre içerisinde, defalarca kez tekrarlanması gerekmektedir. Bu sebeple suçun unsurları oluşmamıştır.

 Açıklanan sebepler doğrultusunda müvekkilin beraatine karar verilmesi gerekmektedir.

Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte ise;

1- Müvekkilin daha önceden herhangi bir sabıka kaydı bulunmamaktadır. Müvekkilin suça meyilli bir yapısı bulunmamaktadır.

2- Ayrıca müvekkil gönderdiği mesajlardan dolayı derin bir pişmanlık hissetmektedir.

3- Meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı ise somut olayımızda bulunmamaktadır. Müvekkil tehlikeli bir kişilik yapısına sahip olmamakla birlikte somut olayda, tehlike arz eden bir söylem bulunmamaktadır.

Yukarıda açıkladığımız sebepler ve Sayın Mahkemenizce re'sen gözetilecek sebepler doğrultusunda müvekkilin beraatine karar verilmesini, Sayın Mahkemeniz aksi kanaatteyse lehe olan hükümlerin uygulanmasını Sayın Mahkemenizden arz ve talep ederiz.

HUKUKİ NEDENLER: TCK, CMK

HUKUKİ DELİLLER : Tanık, Bilirkişi, Banka hesap dökümleri, İfade Tutanakları, bütün sair deliller.

SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda delillerle ilişkilendirmek suretiyle izah etmeye çalıştığımız savunmalar doğrultusunda ve yine tüm bu maddi olgu ve olaylar nedeniyle;

a) Öncelikli olarak, olayın oluşum ve gelişiminden çıkan sonuca göre müvekkilin üzerine atılı suçlamaları işlemediği açık ve anlaşılır olduğundan müvekkil sanığın üzerine atılı suçlamalardan dolayı 5271 sayılı CMK’ nın 223/2 (c) maddesi gereğince BERAATİNE,

Müvekkil sanığın beraatine karar verilmesi talebimiz baki kalmak kaydı ile mahkemece aksi kanaat hâsıl olacak ise öncelikle LEHE OLAN KANUN HÜKÜMLERİNİN UYGULANMASINA karar verilmesini, müvekkil adına vekaleten arz ve talep ederiz. 26.04.2023

SANIK MÜDAFİ

AV. GİZEM GÜL UZUN

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN