İşçinin Savunma Dilekçesi Örneği

İşçinin Savunma Dilekçesi Örneği

İşçinin Savunma Dilekçesi Örneği


İŞÇİNİN SAVUNMA DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ

 

A*** T***** ANONİM ŞİRKETİNE

 

SAVUNMA YAPAN:

TC:

ADRES:

İŞVERENİN ADI : A*** T**** ŞİRKETİ

MERSİS NO:

KONU : Savunmalarımdan ibarettir.

İşçinin Savunma Dilekçesi Örneği

AÇIKLAMALAR :

2015 yılından bu yana A*** T**** Şirketinin hediyelik eşya satan mağazasında satış temsilcisi olarak çalışmaktayım. Aynı zamanda söz konusu mağazada bulunan tek kasaya bakmakla da sorumluyum. İşim gereği verilen tüm görevleri, satış temsilcisi olarak sözleşmede belirtilen maddeler kapsamında eksiksiz olarak yerine getirmekteyim. Yani iş görme borcumu, işimi özenle yaparak ve çalışma şartlarına uyarak gereği gibi ifa etmekteyim.

19.01.2022 tarihinde saat 21.25’te kasada çalışmaktayken; işe yeni başlayan bir arkadaşım yanıma geldi ve bana iş ile ilgili bir soru sordu. Ben de o sıra müşteri bulunmaması ve müsait olmamdan dolayı arkadaşımın yanına giderek ona yardımcı oldum. Bu olayın öncesinde de müdürüm Turan Bey'den ''işe yeni başlayan arkadaşıma yardım etmem yönünde'' talimat almıştım. İş arkadaşıma yardım etme noktasında talimatı veren bizzat Turan Beyin kendisidir. Ben de işçinin iş sözleşmesinden doğan, işverenin dürüstlük kuralı çerçevesindeki emir ve talimatlarına uyma borcu gereği; Turan Bey'in talimatına uyarak arkadaşıma yardım etmeye gittim. Sadece 2 dakikalığına kasayı boş bıraktığım gerekçesiyle ki talimatı verenin de kendisi olmasına rağmen müdür Turan Bey tarafından toplum içerisinde küçük düşürüldüm, rencide edildim.

İlerleyen zamanlarda iş yerinde tarafıma, görev tanımım dışında işler verilmeye başlanmıştır. İş yerine gittiğim bir gün kendimi hiç iyi hissetmiyordum, ağrı kesici ilaç aldım. Ancak buna rağmen izin almadım ve çalışmaya devam ettim. Lakin Turan Bey, bu hususu bilmesine ve görevim olmamasına rağmen ağır demir merdiveni aşağı indirmem konusunda talimat verdi. Turan Bey'e gayet uygun bir üslupla ''Bu iş benim çalışma alanım dışında ayrıca demir merdiveni taşımak bir kadın için çok ağır, bir erkeğin taşıması daha uygun olur. " dedim. ''Kusura bakmayın yapmayacağım." ifadesini kullanmadım.

Hatta ve hatta Turan Bey'e; benim bir kadın olduğumu ve merdivenin ağırlığı sebebiyle tek başıma bu işi yapamayacağımı yine de merdiveni almadan diğer mağazaya yardım edebileceğimi söyledim. Bunun üzerine Turan Bey'in kendisi bana, yine müşterilerin ve diğer personellerin yanında bağırmıştır. Sonrasında benim görevim olmamasına rağmen gittim ve yardım ettim. Bu hususun ispatı için iş yerine ait kamera ve ses kayıtlarının incelenmesini talep ediyorum.

Satış temsilcisinin görev tanımına baktığımızda; perakende ürün, mal ve hizmetleri müşterilere satmakla sorumlu kişidir. Dolayısıyla Turan Bey'in benden istediği merdiveni taşımam görev tanımı dışında bir iştir ve cinsiyetimden kaynaklı gücümün yetmeyeceği bir iştir. İş kanununda düzenlenen işverenin, işçiyi gözetme kapsamında da işçinin kişiliğini koruması gerekmektedir. Turan Bey'in yapmamı istediği iş, işverenin işçiyi gözetme yükümlülüğüne de aykırıdır. 

Ayrıca esas olan işçinin kendi pozisyonunda çalıştırılmasıdır. İşçi kendi yaptığı işin muadili olmayan işleri yapmak zorunda değildir. Aynı zamanda iş sözleşmesinde ve görev tanımında belirlenen işçinin yapacağı iş, benzer bir iş olmadıkça da tek taraflı olarak değiştirilemez. Aksi durumda işçinin haklı nedenle fesih hakkı doğar. Yargıtay'ın da olayımızla örtüşen çok önemli bir kararı vardır:

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2012/10583 E. , 2014/15693 K.

4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi uyarınca “işveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan çalışma koşullarında esaslı bir değişikliği ancak durumu işçiye yazılı olarak bildirmek suretiyle yapabilir. Bu şekle uygun olarak yapılmayan ve işçi tarafından altı işgünü içinde yazılı olarak kabul edilmeyen değişiklikler işçiyi bağlamaz. İşçi değişiklik önerisini bu süre içinde kabul etmezse, işveren değişikliğin geçerli bir nedene dayandığını veya fesih için başka bir geçerli nedenin bulunduğunu yazılı olarak açıklamak ve bildirim süresine uymak suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir. İşçi bu durumda 17 ila 21. madde hükümlerine göre dava açabilir.”

Yargıtay kararında da gördüğümüz üzere; işçiye görev tanımı dışında iş verilebilmesi için işçinin bu konuyu yazılı olarak kabul etmesi gerekir. Ayrıca bu görev tanımı değişikliğinin işçiye önceden haber verilmesi gerekir. Aksi durumda işçiye görev tanımı dışında iş vermek mobbing kabul edilir. Susma ve verilen işi yapma kabul sayılmamaktadır. Dolayısıyla çalışma şartlarındaki değişiklik işçinin kabulüne bağlıdır. Kaldı ki somut olayda işçi kadın olmasına rağmen işçiye adeta bir erkeğin fiziki gücünün gerektiği işler verilmiştir.

Ağır demir merdiveni taşımak, bir kadının iş yetenekleri ile uyuşan bir görev değildir. Ayrıca kadının görev tanımına da bariz bir şekilde aykırıdır. Bu kadar çeşitli iş yapmak, işçinin esas çalışma şartlarını bozmaktadır.

Mobbing, mevcut gücün ya da pozisyonun kötüye kullanılarak; sistematik olarak psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, aşağılama, tehdit gibi şekillerde tecelli eden duygusal bir saldırı olarak nitelendirilebilir. Kişinin, saygısız ve zararlı bir davranışın hedefi olmasıyla başlayıp; işverenin ima ve alay ile karşısındakinin toplumsal itibarını da düşürmeyi içeren saldırgan bir ortam yaratarak onu işten çıkarmaya zorlamasıdır. Somut olayda, tarafıma iş performansının dışında işler verilmesi, sürekli suçlanma ve eleştirilme, çalışanın işten ayrılmasını sağlamaya çalışmak, toplum içerisinde rencide edilmek mobbing sayılmaktadır. Bu hususun ispatı için de kamera kaydının celbini talep etmekteyim.

Hakkımda düzenlenen tutanak içeriğinde bulunan asılsız iddiaların hiçbirini kabul etmiyorum.

 

SONUÇ VE İSTEM :

Yukarıda arz ve izah olunan nedenlerin dikkate alınmasını ve kamera kayıtlarının celbini talep ediyorum.

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN