Hapis Cezası Yanında Tayin Olunan Adli Para Cezasının Ertelenemeyeceği
T.C. Yargıtay 8.CD
Esas: 2016/ 10278
Karar: 2017/4444
K.T. 20/04/2017
Özet: Hapis cezası yanında tayin olunan adli para cezasının ertelenemeyeceği gözetilmeksizin karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir.
Dava ve Karar: Parada sahtecilik suçundan sanık …’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanun’un 197/1, 52/2 ve 62. maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis ve 83,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, anılan Kanun’un 51/1. maddesi gereğince cezalarının ertelenmesine dair İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli ve 2015/309 esas, 2015/326 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli kararının temyiz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, anılan karardaki hukuka aykırılığın kanun yararına bozma yoluna başvurularak giderilebileceği nazara alındığında, aynı Mahkemece verilen 08.01.2016 tarihli ek kararın hukuki değerden yoksun olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre,
1- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun “İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada on sekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır. Ancak, erteleme kararının verilebilmesi için kişinin; a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması, b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması, gerekir.” şeklindeki 51/1. maddesinin emredici hükmü karşısında, sanık hakkında belirlenen adlî para cezasının ertelenemeyeceği hususunun gözetilmemesinde,
2- 5237 sayılı Kanun’un 52/1. maddesinde yer alan “Adlî para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yedi yüz otuz günden fazla olmamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir.” şeklindeki düzenleme nazara alındığında, belirlenen temel gün sayısından (5 gün) aynı Kanun’un 62 maddesi uyarınca indirim yapılarak bulunacak gün sayısının (4 gün) takdir edilen 20,00 Türk Lirası ile çarpılması suretiyle 80,00 Türk Lirası adli para cezasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde fazla cezaya hükmolunmasında,
İsabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 04.08.2016 gün ve 4326 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.09.2016 gün ve KYB/2016-338621 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya kapsamına göre, hükmün kesinleşmesinden sonra ek kararla hükümde değişiklik yapılamayacağı cihetle, aynı Mahkemenin 08.01.2016 tarihli ve 2015/309-326 sayılı ek kararının hukuki değerden yoksun olduğu gözetilerek yapılan incelemede,
1- Sanık hakkında 197/1. maddesi uyarınca hapis cezası yanında tayin olunan adlî para cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 51. maddesi uyarınca ertelenemeyeceği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi,
2- TCK.nun 61/8. maddesi uyarınca, adli para cezalarına esas alınan birim gün sayısı üzerinden artırma ve indirme hükümleri uygulanarak belirlenen sonuç gün ile bir gün karşılığı tayin olunan miktarın çarpılması suretiyle adli para cezasının bulunması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde adli para cezası belirlenirken birim gün üzerinden bulunan para cezasından indirim yapılmak suretiyle fazla ceza tayini,
Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı’nın Kanun Yararına Bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2015/309-326 sayılı kararının CMK.nun 309. maddesi uyarınca erteleme hususunda aleyhe tesir etmemek üzere BOZULMASINA, TCK.nun 197/1. maddesi uyarınca hükmedilen 2 yıl hapis ve 5 gün adli para cezasının TCK.nun 62. maddesi uyarınca yapılan indirim sonucu 1 yıl 8 ay hapis ve 4 gün adli para cezasına, TCK.nun 52/2. maddesinin uygulanması sonucu belirlenen 100 TL’nin 80 TL’ye indirilmesine, sonuç olarak sanığın 1 yıl 8 ay hapis ve 80 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığı’na gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na tevdiine, 20.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.
GİZEM UZUN HUKUK BÜROSUNUN KARARA İLİŞKİN YORUMU;
Cezanın ertelenmesi kurumu, sadece hapis cezaları hakkında uygulanabilir. 5237 sayılı TCK’nın 51. maddesi sadece hapis cezalarının ertelenebileceğini öngördüğünden adli para cezası ve güvenlik tedbirleri hakkında erteleme kararı verilemez. İlgili suçun cezası olarak kanun maddesinde hapis cezası ile adli para cezasının birlikte yaptırım olarak düzenlendiği hallerde, mahkeme sadece hapis cezasını erteleyebilir, adli para cezası hakkında erteleme kararı veremez. Örneğin, TCK m.157’de düzenlenen dolandırıcılık suçunun cezası bir yıldan beş yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası olarak düzenlenmiştir. Mahkeme, dolandırıcılık suçunu sabit gördüğünde sanık hakkında hem hapis cezasına hem de adli para cezasına hükmedecektir. Mahkeme hükmettiği hapis cezasını erteleyebilecek, ancak kanuni engelden dolayı adli para cezası hakkında erteleme kararı veremeyecektir.
Bir suç nedeniyle hükmedilen 1 yıl veya daha az süreli hapis cezası, kısa süreli hapis cezasıdır (TCK m.49/2). Mahkeme, yargılama neticesinde hükmettiği 1 yıl veya daha az kısa süreli hapis cezalarını adli para cezasına çevirebilir (TCK m.50/1-a). Mahkemenin hapisten çevirdiği bu adli para cezaları hakkında da cezanın ertelenmesi kararı verilemez. Cezanın ertelenmesi kararı verilebilmesi için mahkemenin hükmettiği sonuç cezanın mutlaka hapis cezası olması gerekir.
Türk Ceza Kanunu'na göre, hapis cezası ve adli para cezası birbirinden bağımsız cezalar olup, bir kişinin her iki ceza ile de cezalandırılması durumunda, her iki cezanın ayrı ayrı uygulanması gerekir. Ancak, adli para cezasının ertelenmesi konusu, hapis cezası ile ilişkilidir ve bir takım koşullara bağlıdır.
Adli Para Cezasının Ertelenmesi
Türk Ceza Kanunu'nda, belirli şartlar altında adli para cezasının ertelenmesi mümkün olabilir. Bu erteleme, hapis cezası ile birlikte verilmişse ve kişi, belirli şartları sağlıyorsa geçerli olabilir. İşte bu konudaki bazı temel hükümler:
Erteleme Kararı Verilebilecek Durumlar:
Hüküm verilmeden önce, sanık hakkında herhangi bir suç işlememesi koşuluyla adli para cezasının ertelenmesi kararı verilebilir.
Bu karar, sanığın suçu tekrar işlemeyeceğine dair olumlu bir tutum sergilemesi veya suç işleme eğiliminde olmaması durumunda verilebilir.
Hapis Cezasının Ertelenmesi Durumu:
Eğer hapis cezası ertelenmişse ve sanık buna uygun davranıyorsa, adli para cezası da ertelenebilir.
Ancak burada, cezanın türü ve sanığın davranışları önemlidir. Erteleme kararı verildiği takdirde, adli para cezası da ertelenmiş olabilir, ancak bunun her zaman geçerli olup olmayacağı, hâkimin takdirine bağlıdır.
Sonuç:
Evet, hapis cezası ile birlikte verilen adli para cezası, bazı durumlarda ertelenebilir. Bunun için kişinin belirli koşulları yerine getirmesi ve erteleme kararını hak etmesi gerekir. Ancak, her dava farklı olduğundan ve erteleme kararları hâkimin takdirine bağlı olduğundan, adli para cezasının ertelenip ertelenmeyeceği konusunda kesin bir yargıya varmak için somut dava koşullarının incelenmesi önemlidir.
https://www.gizemuzun.av.tr/adli-sicil-ve-arsiv-kaydinin-silinmesi-dilekce-ornegi