HABERLEŞMENİN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU VE CEZASI

HABERLEŞMENİN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU VE CEZASI

HABERLEŞMENİN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU VE CEZASI


HABERLEŞMENİN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇU

 

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu Özel Yaşama ve Yaşamın Gizli Alanına Karşı Suçlar bölümünde düzenlenmiştir.

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu, kişiler arasındaki haberleşme içeriğinin öğrenilmesidir. Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunun hukuksal konusunu özel yaşamın gizliliği oluşturur.

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu; iki veya daha fazla kişinin, başkaları tarafından bilinmeyeceği inancı ve iradesiyle, belli iletişim araçları kullanarak (internet, telefon, telsiz, faks, mektup, telgraf, kağıt vb.) gerçekleştirdiği haberleşmenin dinlenmesi, okunması, kaydedilmesi veya ifşa edilmesi ile oluşur.

 

Bu suç genel bir suçtur. Haberleşmenin tarafı olan kişiler dışındaki herhangi bir kişi fail olabilir. Kişinin kendisiyle yapılan haberleşmenin içeriğini, diğer tarafın rızası olmaksızın alenen İFŞA etmek suretiyle haberleşmenin gizliliğini ihlal etmesi durumunda ise fail, haberleşmenin taraflarından biridir.

 

Suçun işlenmesi halinde tüzel kişiler halinde bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunmaktadır.

 

Suçun mağduru asıl olarak haberleşmenin tarafı olan kişilerdir. Mağdur ise rızası olmaksızın haberleşme içeriği alenen ifşa edilen kişidir.

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunun seçimlik hareketleri nelerdir?

 

En az 2 veya daha fazla kişi arasındaki haberleşmenin gizliliğinin üçüncü bir kişi tarafından herhangi bir şekilde ihlal edilmesi 

 

En az 2 veya daha fazla kişi arasındaki haberleşmenin üçüncü bir kişi tarafından “kayda alınmak suretiyle” gizliliğin ihlal edilmesi 

 

En az 2 veya daha fazla kişi arasındaki haberleşmenin üçüncü bir kişi tarafından “ifşa edilmesi” (açığa vurulması) suretiyle gizliliğin ihlal edilmesi 

 

Kişinin kendisiyle yapılan haberleşmeyi herhangi bir şekilde veya basın ve yayın yoluyla “hukuka aykırı bir şekilde ifşa ederek (açığa vurarak)” gizliliği ihlal etmesi 

 

Haberleşmenin Gizliğini İhlal Suçu Şikayet, Zamanaşımı ve Uzlaştırma

 

Bu suç şikayete bağlı bir suçtur. Müşteki yani şikayet eden şikayet hakkını kullanmadığı sürece suçun soruşturulması mümkün değildir.

 

Şikayet süresi, mağdurun fiilin işlendiğini ve fiili işleyen kişiyi öğrendiği tarihten başlamak üzere 6 aydır.

 

Dikkat edilmesi gereken nokta şudur; 6 ay içerisinde şikayet hakkı kullanılmazsa suç işleyen kişi hakkında hiçbir zaman soruşturma başlatılamayacaktır!

 

Suçun dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Failin hapis cezası ile cezalandırılması halinde ise ceza zamanaşımı 10 yıldır. Yani, fail hakkındaki mahkumiyet hükmü 10 yıl içinde infaz edilmezse hapis cezası zamanaşımı nedeniyle ortadan kalkar.

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu taraflar arasında uzlaştırma prosedürü uygulanmasını gerektiren suçlardandır. Uzlaşma kapsamında olan suçlarda, gerek soruşturma gerekse kovuşturma aşamasında öncelikle uzlaştırma prosedürünün uygulanması, uzlaşma sağlanmazsa soruşturmaya veya yargılamaya devam edilmesi gerekir.

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunda önemli olan husus nedir?

 

Önemli olan haberleşmenin belli kişiler arasında yapılması ve kişisel olmasıdır. Anonim ve genel nitelikteki gönderiler bu kapsamda değildir.

 

Bu bakımdan reklam konuşmaları, reklam broşürleri, kullanma talimatları, el ilanları belli kişiler arasında yapılmadığından ve kişisel olmadığından bu suçun konusunu oluşturmaz.

 

Öte yandan haberleşme içeriğinin eylemin yapıldığı sırada bu niteliğini koruyor olması gerekir. Bu niteliği yitiren bir haberleşmenin açıklanması bu suçu oluşturmaz. Örneğin tarihsel değer kazanan bir mektubun açıklanması gibi.

 

İfşa nedir?

 

İfşa, en genel anlamıyla gizli bir şeyi ortaya dökmek, açığa vurmak, yaymak, ilan etmektir. 

 

Hukuken ifşa, haberleşme içeriklerinin yayılması yani yetkisiz kişilerce öğrenilmesinin sağlanmasıdır.

 

Hukuka aykırı olarak ifşa edilmiş olan konuşma içeriklerinin haber verme hakkının sınırları aşılmadan haber konusu yapılması durumunda söz konusu suç oluşmaz. Bu suçun oluşması için ifşanın alenen yapılması gerekir.

 

Kişinin kendisine gönderilen bir mektubu gönderenin bilgisi ve rızası dışında bir başkasına okutması durumunda suç oluşur mu?

 

Kişinin kendisine gönderilen bir mektubu gönderenin bilgisi ve rızası dışında bir başkasına okutması durumunda suç oluşmaz. Buna karşılık mektubu gönderenin bilgisi ve rızası dışında alenen okunması, başkaları tarafından okunmasını sağlamak için bir yere asılması veya basın ve yayın yolu ile yayınlanması durumunda suç oluşur.

 

Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçunda Cezayı Arttıran Nedenler (TCK md.137)

 

Aşağıdaki hallerde haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu nedeniyle hükmedilen cezalar arttırılmalıdır:

 

Suçun kamu görevlisi (memur, belediye zabıtası, avukat, hakim, savcı) tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu işlenirse yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar 1/2 oranında arttırılarak hükmedilir. Örneğin, telefon dinleme yetkisi olan bir polis memurunun bu yetkisini kötüye kullanarak iki kişi arasındaki haberleşmeyi dinlemesi halinde, hükmedilen ceza yarı oranında arttırılmalıdır.

 

Belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu işlenirse yukarıdaki fıkralara göre verilecek cezalar 1/2 oranında arttırılarak hükmedilir. Örneğin; bir sekreterin kendisinin teslim aldığı patronuna ait mektupları ifşa etmesi halinde hükmedilen ceza yarı oranında arttırılır.

 

Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçu Nitelikli Hali Cezası

 

Haberleşme İçeriğinin Kayda Alınması (TCK m. 132/1- 2.cümle): Haberleşme içeriğinin kayda alınması hangi araçla olursa suçun nitelikli halini oluşturacaktır. Örneğin içeriğinin okunabilir bir şekilde mektup fotoğrafının çekilmesi yahut üçüncü kişilerin kendi aralarında yapmış oldukları telefon konuşmalarının ses kayıt cihazıyla kaydedilmesi fiilleri suçun daha ağır cezayı gerektiren nitelikli halini oluşturacaktır. Bu durumda faile verilecek ceza temel haline verilecek cezanın 1 kat fazlasıdır.

 

Suçun Kamu Görevlisi Tarafından İşlenmesi (TCK m.137/1-a): Haberleşmenin gizliliği ihlal suçu, şayet bir kamu görevlisinin göreviyle alakalı yetki alanı içerisinde kalan bir hususta işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılacaktır. Örneğin polis memurunun mahkeme kararıyla dinlemiş olduğu kişiye ait ses kayıtlarını üçüncü kişilere sızdırması halinde suçun nitelikli hali meydana gelir. Bu durumda faile verilecek ceza temel haline verilecek cezanın ½ oranında artırılmasıyla belirlenir.

 

Belli Bir Sanat veya Mesleğin Sağladığı Kolaylıktan Yararlanarak İşlenmesi (TCK m. 137/1-b): Bu durumda fail sahip olduğu mesleğin kendisine sağladığı kolaylıktan yararlanarak haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunu işlemektedir. Örneğin tamircinin kendisine tamir edilmek üzere bırakılan telefondan mesajlaşma içeriklerini okuması halinde suçun nitelikli hali meydana gelecektir. Bu durumda faile verilecek ceza temel haline verilecek cezanın ½ oranında artırılmasıyla belirlenir.

 

İçeriğin Basın veya Yayın Organlarıyla Yayınlanması: Türk Ceza Kanunu’nda 2012 yılında yapılan değişikliğe kadar, haberleşme içeriğinin basın ve yayın organlarıyla yayınlanması halinde cezanın artırılması öngörülmekteydi. Ancak 2012 değişikliğiyle birlikte, söz konusu eylem nitelikli hal olmaktan çıkarıldı. Dolayısıyla artık haberleşme içeriklerinin basın ve yayın organları aracılığıyla ifşa edilmesi halinde ceza miktarında herhangi bir değişiklik yapılmamaktadır.

 

23/05/2013 gün ve 28655 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununun 19. maddesinin 4. fıkrasında; 26/9/2004 tarihli ve Türk Ceza Kanununun 124 üncü ve 132. maddeleri kapsamına giren suçların hizmet sağlayıcılarının çalışanlarınca işlenmesi halinde verilecek cezalar iki katına kadar artırılır.” hükmüne de dikkat edilmelidir.

 

Elektronik Haberleşme Kanunu’nun Cezai Hükümler başlıklı 63/3 maddesi ise şu hükmü amirdir: “Elektronik haberleşme hizmeti vermek üzere yetkilendirilmiş̧ bulunan işletmecilerin personelinin, 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun İkinci Kitabının İkinci Kısmının Dokuzuncu Bölümünde düzenlenen, özel hayata ve hayatın gizli alanına karşı suçları işlemesi halinde haklarında bu bölümde öngörülen cezalara hükmolunur. Ancak 137’nci maddeye göre yapılacak artırım bir kat olarak uygulanır. Dolayısıyla, bu nitelikli hal kamu görevlisi tarafından ve görevi kötüye kullanmak suretiyle ya da belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenirse, verilecek ceza 137.madde uyarınca yarı oranında artırılacaktır. Fakat bu suçun, elektronik haberleşme hizmeti vermek üzere yetkilendirilmiş bulunan işletmecilerin personelleri tarafından işlenmesi halinde, Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 63/3 maddesi uyarınca verilecek ceza bir kat artırılacaktır.”

 

Haberleşmenin Gizliliğini İhlal Suçu İndirim Halleri

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçunda cezayı azaltan bir indirim haline yer verilmemiştir. Ancak koşulların gerçekleşmesi halinde genel hükümlerde düzenlenen indirim nedenleri uygulanabilir.

 

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu ile kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu arasındaki farklar

 

HABERLEŞMENİN GİZLİLİĞİNİ İHLAL SUÇUNUN KONUSU ALET KULLANILARAK YAPILAN HABERLEŞME NİTELİĞİNDEKİ KONUŞMALARDIR.

 

YÜZ YÜZE KONUŞMALARIN GİZLİLİĞİNİN İHLAL EDİLMESİ, KİŞİLER ARASINDAKİ KONUŞMALARIN DİNLENMESİ VE KAYDA ALINMASI SUÇUNU OLUŞTURUR. 

 

KİŞİLER ARASINDAKİ KONUŞMALARIN DİNLENMESİ VE KAYDA ALINMASI SUÇUNDA, KİŞİLER ARASINDAKİ SOHBET NİTELİĞİNDEKİ KONUŞMALAR DOĞRUDAN DİNLENMEKTE VE KAYDEDİLMEKTEDİR. BURADAKİ KONUŞMALARIN HABERLEŞME NİTELİĞİ BULUNMAMAKTADIR.

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu ile özel yaşamın gizliliğini ihlal suçu arasındaki farklar

 

Haberleşmenin gizliliğini ihlalde kişiler arasında bir haberleşme olduğu halde, özel yaşamın gizliliğini ihlalde özel yaşama ilişkin görüntü veya ses gibi bir olay ya da durum söz konusudur.

 

Örneğin iki sevgili arasındaki telefon konuşmalarının dinlenilmesi haberleşmenin gizliliğini ihlal olurken, bunların sevişme görüntülerinin çekilmesi ya da yatak odalarının gözetlenmesi özel yaşamın gizliliğini ihlal suçunu oluşturur.

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN