İşe İade Davası Açma Şartları Nelerdir?

İşe İade Davası Açma Şartları Nelerdir?

İşe İade Davası Açma Şartları Nelerdir?


https://www.gizemuzun.av.tr/ise-iade-davasi-dava-dilekcesi-ornegi-ise-iade-davasiİşe İade Davası Açma Şartları Nelerdir?

 

İŞE İADE DAVASI NEDİR?

İşe iade davası veya işe dönüş davası, işçinin iş sözleşmesinin işveren tarafından geçersiz veya haksız nedenle feshedilmesi durumunda işçinin, işine geri dönmek için açtığı davadır.

İşe İade Davası Açma Şartları Nelerdir?

İŞE İADE DAVASI AÇMANIN ŞARTLARI NELERDİR?

İşe iade davasının açılabilmesi için işçinin iş güvencesi kapsamında olması gerekir. İş güvencesi kapsamında olan işçi öncelikle 4857 sayılı İş Kanunu'na veya 5953 sayılı Basın İş Kanunu'na tabi olması gerekir. İş güvencesi kapsamında olmanın diğer koşulları da şunlardır:

 

-İşveren nezdinde 30 veya daha fazla işçi çalıştırması

-İşçinin belirsiz süreli iş sözleşmesi ile çalıştırılması

-İş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmesi

-İşçinin en az 6 aylık kıdeminin olması

-İşçinin, işveren vekili olmaması

Bu koşullara sahip olan işçi iş güvencesi kapsamındadır ve işe iade davası açabilir.

 

İşe iade davası açılmadan önce işçi; iş akdinin feshinin işçiye tebliğinden itibaren 1 AY içerisinde işçinin son çalıştığı yerdeki yetkili Arabuluculuk Bürosu'na veya işverenin bulunduğu yerdeki yetkili Arabuluculuk Bürosu'na başvurmak zorundadır.

 

Arabuluculuk görüşmeleri sonucunda işveren ile işçi uzlaşmaya varmadıkları takdirde, arabuluculuk anlaşamama son tutanağının tebliğinden itibaren 2 HAFTA içerisinde işçinin son çalıştığı yerdeki yetkili İş Mahkemesi'ne veya işverenin bulunduğu yerdeki yetkili İş Mahkemesi'ne işe iade davası açmak zorundadır.

 

1 Aylık ve 2 Haftalık süreler HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRELERDİR. Başka bir ifadeyle bu sürelerin geçmesinden sonra açılan dava, mahkeme tarafından esastan reddedilir. 

 

İşe İade Davasında İspat Yükü Hangi Tarafa Aittir?

İş İade davasında ispat yükü davalı olan İŞVEREN TARAFINA aittir. Başka bir ifadeyle İşveren, iş akdinin geçerli suretle veya haklı suretle feshedildiğini ispat etmek zorundadır. İşçi, feshin geçersizliğini veya haksızlığını ispat etmek zorunda değildir. 

 

İşe İade Davasında İşçi Lehine Verilen Hükmün İçeriği Nedir?

İşe iade davası kabul edildiğinde öncelikle feshin geçersizliğinin tespitine kararı verilerek davacının işe iadesine kararı verilir.

 

İkinci olarak; işçinin başvurusuna rağmen işe iade edilmemesi durumunda En az 4 aylık en çok 8 aylık ücret tutarında tazminat ödenmesi hükmü verilir. Bu 4 aylık ile 8 aylık ücretler tespit edilirken işçinin kıdemi, feshin geçersizliğinin veya haksızlığının ne derece ağır olduğu vb hususlar göz önünde bulundurularak hakimin takdir yetkisine bırakılmıştır.

 

Üçüncü olarak; işe iade davası kararının kesinleşmesine kadar çalıştırılmadığı süre için en çok 4 aya kadar doğmuş bulunan ücret ve diğer haklarının ödenmesi hükmü verilir. 

 

İşe İade Süreci Nasıldır?

İş mahkemesi tarafından işe iade kararı verildikten sonra, işe iade kararının kesinleşmesinden itibaren, işçi 10 iş günü içerisinde İŞVERENE işe başlama başvurusunda bulunmak zorundadır. İşe dönüş için işverene başvurmayan işçi, hak ettiği tazminatları talep edemez.

 

İşveren ise işe başlama başvurusunda bulunan işçiyi 1 ay içerisinde işe başlatmak zorundadır. İşe başlatma daveti, samimi olmalıdır. Başka bir ifadeyle, işçinin çalışma koşulları aynı ve uyarlanmış olmalıdır.

 

Örneğin; 2018 yılında iş akdi feshedilmiş olan bir işçinin aylık aldığı ücret 3.000,00 TL'dir. 2020 yılında ise emsal işçinin aylık aldığı ücret 4.000,00 TL ise işçinin aylık ücreti 4.000,00 TL olarak belirlenmelidir.İşçinin çalıştığı koşullar ve görevi de o koşullara uyarlanmalıdır. Aksi takdirde yapılan işe başlatma daveti samimi değildir.

 

İşçi 1 ay içerisinde işçiyi işe başlatmaz veya samimi bir işe başlama davetinde bulunmaz ise işe iade davasında hükmedilen tazminat tutarını ve en çok dört aylık boşta geçen süreyi ödemek zorundadır. Devamla işçinin ödenmemişse feshe bağlı olan kıdem, ihbar ve yıllık izin ücreti alacakları da ödenmelidir.

 

Aksi takdirde işçi, hak ettiği alacakları işverenden talep edebilir. Bu talepleri yönünden ikinci bir yasal süreç başlatabilir.Ülkemiz iş kazasında Avrupa’da 1. Dünyada 3. sırada yer almaktadır. Ne yazık ki bu durum iş güvenliğinin ülkemizde ne kadar zayıf olduğunu gösteriyor. İş kazası sonucu ne yazık ki kalıcı sakatlıklar ve ölümler gerçekleşmektedir. Mağdur olan sayısı binlerce olmasına rağmen hakkını arayan sayısı çok düşüktür.

 

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN