Sanığın Şeker Hastası olan Maktuleyi Terk Etmesi / Bilinçli Taksirle Öldürme

Sanığın Şeker Hastası olan Maktuleyi Terk Etmesi / Bilinçli Taksirle Öldürme

Sanığın Şeker Hastası olan Maktuleyi Terk Etmesi / Bilinçli Taksirle Öldürme


sanığın şeker hastası olan maktuleyi terk etmesi bilinçli taksirle öldürmeSanığın Şeker Hastası olan Maktuleyi Terk Etmesi / Bilinçli Taksirle Öldürme

Sanığın Şeker Hastası olan Maktuleyi Terk Etmesi / Bilinçli Taksirle Öldürme

Yargıtay
T.C. Yargıtay 1.CD
Esas: 2013/3311
Karar: 2014/633
K.T.: 11/02/2014

Özet: Sanığın şeker hastası olan maktulenin ölebileceğini öngörmesine rağmen istemediği bu sonucun gerçekleşmeyeceği inancıyla onu geçici olarak terk etmiş olması nedeniyle bilinçli taksirle öldürme suçundan cezalandırılması gerekir.


5237 S. K. m. 83, 85)

Dava ve Karar: Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık A.’nin maktule P.’ye yönelik eyleminin sübutu kabul, takdiri indirim nedeninin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sübuta, eksik incelemeye yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;

Ancak;

Dosya kapsamına göre; her ikisi de başka şahıslarla evli olan sanık ile maktulenin telefon aracılığıyla tesadüfen tanıştıktan sonra aralarında gelişen ilişki sonrası sanığın maktuleyi Palu İlçesinden alarak yaşadığı yere getirip ayrı ev açtığı, olay tarihine kadar birlikte yaşadıkları, sanığın bu arada resmi nikahlı eşinin evine de arada bir gidip geldiği, olay günü her ikisi de şeker hastası olan sanık ile maktule arasında maktulenin sigara içmesine karışan sanığa maktulenin “sen bana karışamazsın, kocam değilsin” demesi üzerine tartışma çıktığı, tartışma sırasında sanığın maktuleyi basit şekilde darp ettiği, maktulenin darp sonrası kendini kaybettiği, vücudunun kasılmaya başladığı, ağzından köpük geldiği, kendisi de şeker hastası olan sanığın maktulenin şekerinin düştüğünü düşünerek dışarı çıkıp bakkaldan meyve suyu getirerek maktuleye içirmeye çalıştığı ancak maktulenin meyve suyunu içemediği, sanığın da maktuleyi zamanla düzeleceği inancıyla yatağa yatırıp oradan ayrıldığı, resmi nikahlı eşinin evine gidip gece vardiyasından çıkmış olması nedeniyle yatıp uyuduğu, akşam saatlerinde uyandığında ise tekrar maktuleyi kontrol etmeye gittiğinde maktulenin öldüğünü görmesi üzerine 112 Acil servisi aradığı, yargılama esnasında alınan Adli Tıp 1. İhtisas Kurulu raporunda maktulenin hipoglisemi krizindeyken şekerli sıvı verilmesi, hastaneye götürülmesi veya 112 Acil servise haber verilmesi halinde hayatının kurtulabileceği, hipoglisemi komasına müdahale edilmemesi durumunda ise ölümün meydana gelebileceğinin bildirildiği olayda; kendisi de şeker hastası olan sanığın maktulenin kasılmaya başlaması ve ağzından köpük gelmesi üzerine dışarıya çıkıp bakkaldan meyve suyu alarak maktuleye içirmeye çalışmış olması, daha sonra ise, gece vardiyasındaki işinden de yeni dönmüş ve yorgun olan sanığın kasten değil, meyve suyunu içmek istemeyen maktulenin dinlenerek iyileşebileceğini düşündüğü için evden ayrılmış olması ve akşam üzeri uyandığında yeniden maktuleyi kontrol etmeye geldiğinde onun ölmüş olduğunu farketmesi hususları birlikte değerlendirildiğinde,  sanığın şeker hastası olan maktulenin ölebileceğini öngörmesine rağmen istemediği bu sonucun gerçekleşmeyeceği inancıyla onu geçici olarak terk etmiş olması nedeniyle bilinçli taksirle öldürme suçundan cezalandırılması yerine, yazılı şekilde maktuleyi kasten terk etmeyen sanık hakkında olayda uygulama yeri bulunmayan TCK’nun 83. maddesi uyarınca hüküm kurulması,

Sonuç: Bozmayı gerektirmekle, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni ve sanığın  tutuklu kaldığı süre dikkate alınarak başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değilse tahliyesi için yazı yazılmasına, 11.02.2014 tarihinde oybirliği ile, karar verildi.

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN