Organ Ticareti Suçunun Oluşması İçin Ödemenin Yapılıp Yapılmadığının Öneminin Olmadığı, Hatta Organın Alınmasına Dahi Gerek Bulunmadığı

Organ Ticareti Suçunun Oluşması İçin Ödemenin Yapılıp Yapılmadığının Öneminin Olmadığı, Hatta Organın Alınmasına Dahi Gerek Bulunmadığı

Organ Ticareti Suçunun Oluşması İçin Ödemenin Yapılıp Yapılmadığının Öneminin Olmadığı, Hatta Organın Alınmasına Dahi Gerek Bulunmadığı


Organ Ticareti Suçunun Oluşması İçin Ödemenin Yapılıp Yapılmadığının Öneminin Olmadığı, Hatta Organın Alınmasına Dahi Gerek Bulunmadığı

Organ Ticareti Suçunun Oluşması İçin Ödemenin Yapılıp Yapılmadığının Öneminin Olmadığı, Hatta Organın Alınmasına Dahi Gerek Bulunmadığı

Yargıtay
T.C. Yargıtay 12.CD
Esas: 2013/26896
Karar: 2014/18492
K.T.: 23/09/2014

ÖZET: Organ ve doku ticareti yapılmasının suç olarak tanımlandığı TCK’nın ilgili maddesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere, burada önemli olan hususun organ veya dokunun para veya sair bir maddi menfaat karşılığında tedavüle tabi tutulması olup, suçun oluşması için ödemenin ne zaman yapıldığının ya da yapılıp yapılmadığının öneminin olmaması, hatta organ veya dokunun alınmasına dahi gerek bulunmaması karşısında, somut olayda yasa maddesinde öngörülen suçun tamamlandığı anlaşılmakla sanıklara tayin edilen cezalardan indirim yapılmak suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.


Dava: Organ veya doku ticareti suçundan  sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:

Karar: İhbar ve yakalama tutanakları, sanıkların savunmaları ve tüm dosya kapsamına göre; …isimli kişinin oğlu olan …’nin böbrek rahatsızlığı bulunduğu, böbrek nakli için … Hastanesi’ne başvuruda bulunduğu, bu arada …’ın ekonomik sıkıntı nedeniyle böbreğinin birini satmak istediğini …’a bildirdiği, …’un da daha önceden  organ ticaretine aracılık yaptığını bildiği, sanık … ile …’ı tanıştırdığı, şahısların bir araya gelip anlaştıkları, sanık …’in …’ı …’ya getirip hasta…’nin tedavisi ile ilgilenen sanık … ile tanışıtırdığı, böbrek satımı ile ilgili para konusunda anlaştıkları, …’ın sanık … tarafından sağlanan … adına düzenlenmiş sahte nüfus cüzdanını aldığı, hasta …’nin babası gibi …’ın hastaneye müracaatta bulunduğu, …’nin babası …’mış gibi organ bağışında bulunmak istediğine dair belgelerin düzenlendiği, incelemelerin başladığı, ancak biyolojik olarak … kimliği ile organ bağışında bulunmak isteyen …’ın hasta …’nin babası olmadığının tespit edildiği, bu nedenle organ naklinin gerçekleşemediği anlaşılmakla;

Organ ve doku ticareti yapılmasının suç olarak tanımlandığı TCK’nın 91/3. maddesinin gerekçesinde de belirtildiği üzere, burada önemli olan hususun organ veya dokunun para veya sair bir maddi menfaat karşılığında tedavüle tabi tutulması olup, suçun oluşması için ödemenin ne zaman yapıldığının ya da yapılıp yapılmadığının öneminin olmaması, hatta organ veya dokunun alınmasına dahi gerek bulunmaması karşısında, somut olayda yasa maddesinde öngörülen suçun tamamlandığı anlaşılmakla sanıklara tayin edilen cezalardan TCK’nın 35/2. maddesi gereğince indirim yapılmak suretiyle eksik cezaya hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.

Sonuç: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıkların, mahkumiyete yeterli delil bulunmadığına, eksik inceleme yapıldığına, CMK’nın 231. maddesinin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak  ONANMASINA, 23.09.2014 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN