GİZEM UZUN HUKUK VE DANIŞMANLIK BÜROSU
SAHABİYE MAH.TEOMAN SOK.AVUKATLAR İŞ HANI
BİNA NO:9 KAT:5 DAİRE NO:501 Kocasinan/ KAYSERİ
İZMİR 5.AİLE MAHKEMESİNE
DOSYA NO : 2023/*** E.
DAVALI :
VEKİLİ : Av. Gizem Gül UZUN
DAVACI :
DAVA KONUSU : Davaya cevaplarımızdan ibarettir.
AÇIKLAMALAR :
Sayın Mahkemenizce görülmekte olan, yukarıda esas numarası yazılı işbu dava bakımından davacı;
Davacı, tarafların evlilik birliği içerisinde edinmiş oldukları mallarda müvekkilin yasadan doğan 1/2 oranında katılma alacağı hakkı bulunduğundan bahisle, müvekkil davalı Hasan ****** adına kayıtlı, Kayseri Melikgazi İlçesi, ************************ nolu bağımsız bölümün edinilmiş mal olduğunu, davacı bu malın edinilmesinde katkıda bulunduğunu iddia etmiş; ilgili taşınmaza ilişkin değer artış payı ve katılma alacağını talep ve ilgili taşınmaza dava sonuna kadar ihtiyati tedbir konulmasını ve altın ve mehir alacağının tahsilini talep etmiştir.
1.Davacının dini inanç gereğince imam nikahı yapılırken mehir olarak istediği 100 gram altın ve Umre ziyareti hukuken yok hükmündedir. Zira mehir, sadece ve sadece dinen geçerli olup hukuken geçerli değildir.
Mehir ancak ve ancak senet şeklinde düzenlendiği zaman talep edilebilmektedir. Somut olayda mehir senet şeklinde düzenlenmemiştir. Ayrıca mehir senedi, Yargıtay içtihatlarında bağışlama vaadi kategorisinde yer almaktadır. Bağışlama vaadi ise, Türk Borçlar Kanunu md. 288 ''Bağışlama sözü vermenin geçerliliği, bu sözleşmenin yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır.'' mehir senetlerinin geçerliliğini şekil şartına bağlamıştır. Sözlü olarak yapılan anlaşmalar Hukukumuzca geçerli olmamakla birlikte eğer sözlü anlaşma sonucu herhangi bir malvarlığı bağışlanmış ise geri alınamayacaktır.
Mehir senetlerinin yazılı yapılması yanı sıra, yapılan sözleşme içeriğinde bağışlanacak malvarlıkları net bir şekilde belirlenmiş veya belirlenebilecek olmalıdır. Ayrıca İslam Hukuku bakımından bu sözleşmelerde şahitler ve nikahı kıyan imam şart olarak görülmekteyse de, Türk Hukuku açısından bağışlamayı yapacak kişinin imzası yeterli görülmektedir. Ancak bağışlama vaadinde bulunan eşin imzası bulunmadığı takdirde senet hükümsüzdür. Bağışlamayı vaadi yapacak kişi kocadan başkası olabilir.
Mehir senedinde eşin (bağış vaadinde bulunan kişinin) imzasının bulunması gerektiğiyle ilgili Yargıtay kararı:
''Davacı kadın tarafından dava konusu mehir eşyalarının senede bağlandığını iddia etmiş ise de sunulan mehir senedinde imza yoktur. Bu durumda davacı kadın erkeğin senette belirtilen yükümlülükleri yerine getirmesi gerektiğini ispatlamak zorundadır.'' (Y. 2 HD. E. 2020/4092 K. 2020/5437 T. 05.11.2019)
Dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan birisi ise, yaygın olduğu üzere, eşler bağışlama vaadi olarak ev, arsa gibi taşınmazlar vereceğini taahhüt etmektedir. Bu konuda dikkat edilmesi gereken şartlar, taşınmazlarda herhangi bir sözleşme yapılacağı esnada, bu sözleşmenin bir tapu sicil memuru huzurunda yapılması ve tapuya şerh düşülmesi gereklilikleridir. Aksi takdirde bu sözleşmeler şekil şartını sağlamadığından, taşınmazlar bakımından geçersiz olacaktır.
MEHİR SENEDİNDE SÖZLEŞMEDEN DÖNÜLEBİLİR Mİ?
Kanunumuz, belli şartlar gerçekleştiği takdirde bu bağışlama sözünün geri alınabileceğini öngörmüştür. Bunlar Türk Borçlar Kanunu md. 296
''Bağışlama sözü veren, aşağıdaki durumlarda sözünü geri alabilir ve
onu ifadan kaçınabilir:
1. Elden bağışlanılan bir malın geri verilmesini isteyebileceği sebeplerden biri varsa.
2. Mali durumu, sonradan sözün yerine getirilmesini kendisi için olağanüstü ağır
kılacak ölçüde değişmişse.
3. Bağışlama sözü verdikten sonra, kendisi için yeni aile yükümlülükleri doğmuş veya
bu yükümlülükleri önemli ölçüde ağırlaşmışsa.
Bağışlama sözü verenin borcunu ödeme güçsüzlüğü belirlenir veya iflasına karar
verilirse, ifa yükümlülüğü ortadan kalkar.
'' şeklindedir.
Somut olayda TBK md.296 bent 2 uyarınca sözün yerine getirilmesi kendisi için olağanüstü ağır kılacak ölçüde değişmişse demiştir. Bağışlama vaadi, somut olayda sözleşme ya da senet şeklinde düzenlenmemiştir. Düzenlenmiş olduğu varsayımında dahi bağışlama vaadi iptal edilebilmektedir. Zira mehir, müvekkilin maddi durumunu olağanüstü ölçüde zor duruma sokacaktır.
MEHİR SENETLERİ NASIL TALEP EDİLECEKTİR?
Kamu oyunda yanlış bilinenin aksine mehir senetleri direkt olarak icra işlemi ile talep edilemeyecektir. Senedin karşılığının alınabilmesi için öncelikle hakim kararı gereklidir. Bu sebeple, dava açılmalıdır. Dava, genel görevli mahkemeler olan Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılacaktır. Ancak boşanma davası ile birlikte de (harç ödenmesi karşılığında) açılabilir. Boşanma davalarında aile mahkemeleri yetkilidir.
Ayrıca mehir yukarıda da açıkladığımız üzere işbu mal tasfiyesi davasının konusu değildir. Boşanma davasında talep edilmelidir veyahut Asliye Hukuk Mahkemesinde dava açılmalıdır.
Kısaca somut olayda mehir, senet veya sözleşme şeklinde düzenlenmemiştir. Ayrıca mehir, işbu davanın konusu dahi değildir. Dolayısıyla davacının mehir alacağı talebinin reddine karar verilmesini talep ederiz.
2.Davacı, düğünde takılan 5 adet 22 ayar altın bilezik ve diğer ziynet eşyalarının davalı tarafından rızası hilafına müvekkil davalı Hasan Eldeniz tarafından bozdurulduğu iddia etmiştir. Bu husus maddi gerçeğe aykırı ve mesnetsizdir. Şöyle ki;
Tarafların evliliği devam ederken bir gün müşterek konuta haciz gelmiştir. Müvekkilimiz acı bir şekilde davalının evlenmeden önce kredi kartı borcunun bulunduğunu ve davacının aleyhinde icra dosyalarının olduğunu öğrenmiştir. Davacı kadın da yüklü miktardaki borçlarını ödemek için kendi rızasıyla ziynet eşyalarını bozdurmuş ve borçlarını kapatmıştır. Davacı kadın, ziynet eşyalarını şahsi borçlarını kapatmak için bozdurmuştur. Dolayısıyla ziynet eşyaları yönünden müvekkilimizin davacı kadına herhangi bir borcu bulunmamaktadır.
Davacı kadın, ziynetleri bozdurup borcunu kapatırken müvekkile bahse konu ziynetleri geri almamak üzere bozdurduğunu da bilahare beyan etmiştir.
3.Müvekkil davalının üzerine kayıtlı mallardan evlilik birliği içinde alınan ilgili taşınmazın değerinin 80.000 TL'lik kısmı müvekkilin babası tarafından kendine ait tır satılmak suretiyle bağışlanmıştır. Ev 175.000TL'ye 2021 yılının nisan ayında alınmıştır. Kalan kısım için müvekkil 120.000 TL tutarlı 60 ay vadeli kredi çekmiştir.
Davacı tarafından ileri sürülen söz konusu taşınmazın 2021 yılındaki değerinin 80.000 TL'ye karşılık gelen kısmı müvekkil Hasan Eldeniz'in babası tarafından bedeli ödenmek suretiyle bağışlanmıştır. Bu bağışın Medeni Kanun uyarınca kişisel mal kabul edilmesi gerekmektedir.
Evin kalan kısmının ödenmesi için her ne kadar müvekkil Hasan Eldeniz tarafından kendi adına banka kredisi çekilmiş olsa da ilgili kredi tutarları müvekkil tarafından değil, müvekkilin babası tarafından ödemiştir. Zira davacı kadın ve davacının annesi, amcaları bipolar bozukluk hastasıdır. Sayın Mahkemenizce de bilindiği üzere bu hastalık genetiktir. Müvekkilimiz de bu hastalığın müşterek üç çocukta da olmaması için çocukların yüzde yüz organik beslenmesine dikkat etmektedir. Müvekkil, organik gıdaların temini için her ay yüklü miktarda mutfak masrafına katlanmıştır ve halen de katlanmaktadır. Bu sebeple müvekkil, sık sık babası ve kardeşlerinden yardım almıştır. Öyle ki müvekkil, babasının aldığı kurban ile kurban ibadetini yerine getirir hale gelmiştir. Bahsettiğimiz tüm bu hususlar bakımından söz konusu taşınmazın edinilmiş mal kapsamında değerlendirilmesinde hukuka uyarlılık bulunmamaktadır. Zira taşınmaza ait peşinat ve krediler müvekkilin babası tarafından karşılanmıştır. İlgili taşınmaz kişisel mal sayılmalıdır. Sayın Mahkemenize müvekkilin kredi borcunun babası tarafından ödendiğine ilişkin deliller ibraz edilecektir.
4.Davacı ile müvekkilin evinde kullanmış oldukları tüm eşyalar müvekkil Hasan Eldeniz tarafından alınmıştır. Söz konusu eşyaların alınması noktasındaki giderlere davacı katılmamıştır. Davacı evlenirken sadece nevresim takımı ve mutfak eşyalarını temin etmiştir. Kısaca taraflar evlilik yolunda adım atarken evdeki bütün eşyalar müvekkil tarafından alınmıştır. Davacı ve davacının ailesi hiçbir gidere ortak olmamıştır kaldı ki gerek davacının gerek davacının annesinin maddiyatı giderlere ortak olabilmeye elvermemiştir. Ayrıca boşanma davasının ferisi niteliğinde olan mal rejimi davasında, eşya konusunda bir talepte bulunmadan önce eşya tespiti yapılması gerekmektedir. Arz ve izah olunan nedenlerle davacının, eşya konusundaki taleplerinin de reddine karar verilmesini talep ederiz.
Davacı, dava dilekçesinin hukuki deliller kısmında eşya tespitinin yapıldığına ilişkin değişik iş dosyası da bildirmemiştir. Eşya tespiti yapılmadan mal rejimi davasında, kişisel eşyanın iadesi talep edilememektedir.
Dava dilekçesi davanın kaderidir. Dava dilekçesinde iddia ve savunmaların genişletilmesi ve değiştirilmesi yasağı bulunmaktadır. Davacı, dilekçesinde taleplerini açıkça bildirmemiş ve eşya tespiti de yaptırmamıştır. Davacının tüm taleplerinin reddi gerekmektedir. Ayrıca işbu davanın açılmasında da herhangi bir hukuki yarar bulunmamaktadır.
SONUÇ VE İSTEM :
Müvekkil davalı Hasan ******adına kayıtlı Kayseri İli, Melikgazi İlçesi, ************** parseldeki 9 nolu bağımsız bölümdeki taşınmazla ilgili olarak davacı tarafından şimdilik 50.000 TL tutarındaki katılma alacağı, değer artış payı alacağı ve kişisel mal olarak ileri sürülen bedel taleplerinin reddine,
İlgili taşınmaz bakımından davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine,
Davacının açmış olduğu mal rejimi tasfiyesinden doğan katılma alacağı ile altın ve mehir alacağının tahsiline ilişkin davanın kabul edilmeyerek reddedilmesine,
Davacının eşya hususundaki taleplerinin de reddine,
Karar verilmesini saygılarımla vekaleten arz ve talep ederim. 6.09.2023
DAVALI VEKİLİ
Av. Gizem Gül UZUN
MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ-MAL REJİMİ VE MAL TASFİYESİ DAVASI CEVAP DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ
Adres
Barbaros Mah. Oymak Cad. Sümer Hukuk Plaza A Blok No:8/79 Kocasinan/Kayseri
İletişime Geçin
Linkler
Av. Gizem Gül UZUN
Çalışma Alanlarımız
Videolar ve Bilgilendirmeler
Makaleler
Yargıtay Kararları
İletişim
Hakkımızda
Kayseri Barosu'na kayıtlı Avukat Gizem Gül Uzun tarafından kurulmuştur. Gizem Gül Uzun, Kayseri Kilim Sosyal Bilimler Lisesi'nden mezun olup; İngilizce, Fransızca ve Osmanlıca bilmektedir.
HARİTA
Avukat Gizem Gül UZUN © Copyright 2022 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir.