İddianame Düzenlendikten Sonra Gerçekleştirilen Eylemlerin Ayrı Bir Suç Oluşturduğu

İddianame Düzenlendikten Sonra Gerçekleştirilen Eylemlerin Ayrı Bir Suç Oluşturduğu

İddianame Düzenlendikten Sonra Gerçekleştirilen Eylemlerin Ayrı Bir Suç Oluşturduğu


İddianame Düzenlendikten Sonra Gerçekleştirilen Eylemlerin Ayrı Bir Suç Oluşturduğu

İddianame Düzenlendikten Sonra Gerçekleştirilen Eylemlerin Ayrı Bir Suç Oluşturduğu

Yargıtay
T.C. Yargıtay 14. CD
Esas: 2015/7810
Karar: 2019/2600
K.T.: 06/02/2019

Özet:İddianame düzenlendikten sonra gerçekleştirilen eylemler ayrı bir suç oluştururlar.


MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi

SUÇ : Çocuğun nitelikli cinsel istismarı (iki kez),

kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (iki kez)

HÜKÜM : Zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı ve zincirleme şekilde kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyet

İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.

Hükmolunan ceza miktarları nazara alındığında sanık müdafisinin duruşmalı inceleme talebinin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi gereğince reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:

Kayden 08.04.1998 doğumlu mağdureyle arkadaş olan sanığın, 25.07.2012 günü buluştuğu mağdureyi cebir tehdit veya hile olmaksızın yaşı itibariyle hukuken geçersiz rızasına istinaden götürüp birlikte kaldıkları yerde cinsel ilişkiye girmesinin ardından bu olayla ilgili hakkında başlatılan soruşturma neticesinde düzenlenen 02.01.2013 günlü iddianame ile kamu davası açılmasından sonra sanığın birlikte yaşamaya devam ettiği mağdureyle birden ziyade cinsel ilişkiye girdiği ve hamile kalan mağdurenin hastaneye başvurması üzerine yapılan ihbara istinaden sanık hakkında ilk iddianame tarihinden sonraki eylemlerinden dolayı 04.06.2013 günlü ikinci iddianamenin hazırlandığının anlaşılması karşısında, ilk iddianamenin tanzimiyle sanığın eylemlerinde hukuki kesinti meydana geldiği ve bu tarihten sonra zincirleme şekilde işlenmeye devam eden suçların müstakil nitelikte ayrı suçlar olduğu gözetilerek mahkemece müsnet suçlardan ayrı ayrı hükümler kurulması gerekirken, eylemler zincirleme kabul edilerek yazılı şekilde uygulama yapılması neticesinde eksik ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış ve hükümlerden sonra 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi ile ilgili olarak 24.11.2015 tarihli, 29542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı ilamıyla verilen iptal kararının infaz aşamasında nazara alınması mümkün görülmüştür.

Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin eleştiri dışında unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık müdafisinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 12.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN