HEM ÖLEN BABANIN HEM DE ÖLEN EŞİN MAAŞI ALINABİLİR Mİ?

HEM ÖLEN BABANIN HEM DE ÖLEN EŞİN MAAŞI ALINABİLİR Mİ?

HEM ÖLEN BABANIN HEM DE ÖLEN EŞİN MAAŞI ALINABİLİR Mİ?


HEM ÖLEN BABANIN HEM DE ÖLEN EŞİN MAAŞI ALINABİLİR Mİ?

HEM ÖLEN BABANIN HEM DE ÖLEN EŞİN MAAŞI ALINABİLİR Mİ?

Yargıtay önemli bir karara imza atarak, hem eşten hem de anne ve babadan ayrı ayrı maaş almanın önünü açtı. Hatta ve hatta kimi kişilere üç maaş birden bağlanabiliyor.

İster SSK’lı, ister memur, isterse de Bağ-Kur’lu olsun, sigortalının ölümü halinde her şart altında geride kalanlara emekli aylığı bağlanıyor. Buna ölüm aylığı da deniyor.

Peki, kimler yararlanıyor? 

 Başta sigortalının eşi ve çocukları olmak üzere belli şartlara bağlı olarak anne-babası da yararlanıyor. Eşin ölüm aylığı alabilmesi için sigortalının vefat ettiği tarihte yasal evlilik bağı bulunması şart. Eş derken, sadece kadınlardan bahsetmiyorum, ölen sigortalının kadın olması halinde kalan eşi de ölüm aylığı alabiliyor. Dul eşin yeniden evlenmesi halinde ise ölüm aylığı kesiliyor. Ancak sonradan evlendiği eşinden boşanırsa, vefat eden sigortalıdan yeniden ölüm aylığı alabilir.

Çocuklarım ölüm aylığından yararlanabilmesi için de; erkek çocuklar, öğrenim görmemeleri halinde 18 yaşını, orta öğrenim görmeleri halinde 20 yaşını, yükseköğrenim görmeleri halinde de 25 yaşını doldurmamış olmaları gerekiyor. Kız çocuklarında herhangi bir yaş ya da öğrenim durumu gerekmiyor. Maaş bağlanması için; evli olmamaları, evlenmiş olsalar bile sonradan boşanmış olmaları, sigortalı çalışmamaları, aylık almamaları, gelirlerinin olmaması gerekiyor. Kız çocuklar evlendiğinde ise ölüm aylığı kesiliyor.(kaynak:hürriyet gazetesi Noyan Doğan'ın yazısı)

Konu ile ilgili emsal yargıtay kararı:

Karar İçeriği21. Hukuk Dairesi 2010/1954 E. , 2011/2938 K.

  • HEM ÖLEN EŞTEN HEM DE BABADAN AYNI ANDA ÖLÜM AYLIĞI ALINIP ALINAMAYACAĞI
  • ÖLÜM AYLIĞI
  • SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 23
  • SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Madde 68
  • SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) (506) Geçici Madde 91


"İçtihat Metni"

Davacı,babasından dolayı yetim aylığı almaya hak kazandığın tesbitine karar verilmesini istemiştir.

Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.

Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle, kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun temyiz itirazlarının reddine,

2-Dava, 27.08.2003 tarihinde ölen eşinden dolayı 01.10.2003 tarihinden itibaren ölüm aylığı almakta olan davacının 01.04.1996 tarihinde ölen sigortalı babası Ahmet D’nin de ölüm aylığına hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.

Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.

Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı alan davacının babası Ahmet 'ın 01.04.1996 tarihinde, eşi Muhammet 'in 27.08.2003 tarihinde vefat ettiği, davacının ölen eşinden dolayı 01.10.2003 tarihinden itibaren ölüm aylığı aldığı, davacının 04.01.2008 tarihli dilekçesi ile ölen babasından ölüm aylığı bağlanmasını talep ettiği, Kurumun 28.02.2008 gün ve 156450 sayılı yazı ile 506 sayılı Yasa'nın 23 ve 68.maddelerine göre anadan veya babadan veya eşinden gelir/aylık almaya hak kazanan kız çocuklarına bu aylıklardan sadece yüksek olanın ödeneceğini, davacının eşinin aylığının yüksek olması nedeniyle babasından dolayı aylık alamayacağını belirterek talebi reddettiği anlaşılmaktadır.

Uyuşmazlık, ölen eşinden dolayı ölüm aylığı almakta olan davacının babasından da ölüm aylığına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.

506 sayılı Yasa'nın 65, 66 ve 68.maddelerine göre aylık bağlama koşulları bulunduğu takdirde ölen sigortalının eşine, çocuklarına, ana ve babasına ölüm sigortasından aylık bağlanır. Davacıya, eşi Muhammet 'in 27.08.2003 tarihinde vefat etmesi üzerine 01.10.2003 tarihinden itibaren ölüm aylığı bağlanmıştır. Davacı, bu davada, eşi yanında babasından da ölüm aylığı bağlanmasını talep etmektedir.

506 sayılı Yasa’nın 68. maddesinin 06.08.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4958 sayılı Yasa'nın 35. maddesi ile değişik VI. bendine göre, sigortalının kız çocuklarına bağlanan aylıklar, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi işlerde çalışmaya buralardan gelir veya aylık almaya başladıkları veya evlendikleri tarihi takibeden devre başından itibaren kesilir. Aylığın kesilmesine yol açan sebebin ortadan kalkması halinde I. bölümün (C) fıkrası hükmü saklı kalmak şartiyle, bu tarihten başlanarak yeniden aylık bağlanır. Ancak evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almağa hak kazanan kimseye bu aylıklardan fazla olanı ödenir.

02.07.2005 tarih ve 5386 sayılı Yasa'nın 2. maddesi ile 506 sayılı Yasa’ya eklenen Geçici 91. maddesinin 1. ve 2. fıkralarına göre, 06.08.2003 tarihinden önce hak sahibi kız çocuklarına bağlanan gelir ve aylıklar, bunların evlenmeleri, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmaları veya kendi çalışmalarından dolayı buralardan gelir veya aylık almaları halleri hariç olmak üzere geri alınmaz. Bunlardan, yukarıda belirtilen haller haricindeki nedenlerle gelir veya aylıkları kesilen veya durdurulan kız çocuklarının gelir ve aylıkları, kesme veya durdurma tarihi itibariyle talep şartı aranmaksızın yeniden başlatılır. Gelir ve aylığın kesilmesi nedeniyle diğer hak sahiplerine önceki hisselerinden fazla ödenen tutarlar, gelir ve aylığı tekrar başlatılacak hak sahibine yapılacak ödemeden mahsup edilir. Gelir veya aylığı kesilenlerden tahsil edilmiş olan tutarlar aynen iade edilir.

Somut olayda, davacı, 01.10.2003 tarihinden itibaren ölen eşinden ölüm aylığı almaktadır. Davacı, 01.04.1996 tarihinde ölen babasından dolayı ölüm aylığı talebini 04.01.2008 tarihinde dile getirmiştir. Davacının evli olması nedeniyle eşinin ölüm tarihi olan 27.08.2003 tarihinden önce ölüm aylığı talep etmesi mümkün değildir. Ancak 02.07.2005 tarih 5386 Sayılı Yasa'nın 2. Maddesi ile 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanununa eklenen Geçici 91. Madde ile getirilen düzenlemeye göre 06.08.2003 tarihinden önce ölen babası nedeniyle hak sahibi olan davacı, eşinden ölüm aylığı almakta olsa dahi evliliğinin ölüm nedeniyle son bulmasından sonra babasından da ölüm aylığı talep etme hakkına sahiptir.

 Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin davanın kabulü yerine reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

O halde davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.

SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,29.03.2011 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY

17.7.1964 tarihinde kabul edilen 29.7.1964 tarihli R-G yayımlanarak yürürlüğe giren 506 sayılı Yasanın 68.maddesinde;"sigortalının ölümü halinde 18 yaşını veya orta öğretim yapması halinde 20 yaşını,yükseköğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış,yahut yaşları ne olursa olsun çalışamayacak durumda malul bulunan çocuklarından her birine aylık bağlanacağı,

Sigortalının çocuklarına bağlanan aylıklarının,çocuğun 18 yaşını ortaöğretim yapması halinde 20 yaşını,yükseköğrenim yapması halinde 25 yaşını dolduracağı tarihe kadar devam edeceği,bu yaşları doldurdukları tarihlerde çalışamayacak durumda malul olan çocukların aylıklarının,bu yaşlara vardıktan sonrada kesilmeyeceği,

Aylık almakta iken evlenen kız çocuklarının aylıklarının kesileceği,aylığın kesilmesine yol açan evlenmenin son bulması halinde(aylığın kesilmesine ilişkin fıkra hükmü saklı kalmak şartıyla)bu tarihten başlanarak yeniden aylık bağlacağı bildirilmiştir.

1.6.1973 tarihinde kabul edilen 2.7.1973 tarihli R.G. yayımlanarak yürürlüğe giren 1753 sayılı Yasa ile 506 sayılı Yasanın 68.maddesi değiştirilmiş.

Sigortalının ölümü halinde 18 yaşını,ortaöğretim yapması halinde 20 yaşını, yüksek öğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmamış olan veya çalışamayacak durumda malul bulunması Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmalarından dolayı gelir veya aylık almayan erkek çocuklarla yaşları ne olursa olsun evli olmayan,evli olmakla beraber sonradan boşanan veya dul kalan ve Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi bir işte çalışmayan ,buralardan gelir veya aylık almayan kız çocukların her birine ölüm aylığı bağlanacağı,

sigortalının kız çocuklarına bağlanan aylıkların, Sosyal Sigortaya,Emekli Sandıklarına tabi işlerde çalışmaya başladıkları veya evlendikleri tarihi takibeden devre başından itibaren kesileceği, aylığın kesilmesine yol açan sebebin ortadan kalkması halinde (aylık bağlanmasına ilişkin hüküm saklı kalmak şartıyla) bu tarihten başlayarak yeniden aylık bağlanacağı,ancak evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almaya hak kazanan kimseye bu aylıklardan fazla olanın ödeneceği bildirilmiştir.

506 sayılı Yasanın 68. maddesinde 2.7.1973 tarihinde yürürlüğe giren 1753 sayılı Yasa ile yapılan değişiklikle getirilen " evliliğin son bulması ile kocasından da aylık almaya hak kazanan kız çocuğuna bu aylıklardan fazla olanın ödeneceği" ne ilişkin hüküm 2.7.1973 tarihinden 5510 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 1.10.2008 tarihine kadar yürürlükte kalmış 1.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Yasanın "Aylık ve Gelirlerin Birleşmesi" başlıklı 54/a-5. maddesinde de " tercihe göre eşten ya da ana ve/veya babadan aylık bağlanacağının bildirilmiş ise de bu hükmün ancak 5510 sayılı Yasaya göre bağlanacak aylıklar yönünden uygulanması mümkündür.

29.07.2003 tarihinde kabul edilen 06.08.2003 tarihinde RG yayımlanarak yürürlüğe giren 4958 sayılı Yasanın 35. maddesi ile 68. maddesindeki kız çocuklarına bağlanan ölüm aylığının kesilmesine ilişkin fıkraya "çalışmaya" kelimesinden sonra gelmek üzere " buralardan gelir veya aylık almaya" ibaresi eklenmiştir.

506 sayılı Yasaya 4958 sayılı Yasanın 53. maddesi ile eklenen Ek 47. maddesinde " Bu kanuna göre gelir veya aylık almakta olan kız çocuklarının sosyal güvenlik sözleşmesi aktedilmiş ülkelerdeki sosyal güvenlik kuruluşlarına tabi çalışmaya başlamaları veya bazı ülkelerin sosyal güvenlik kuruluşlarından gelir veya aylık almaya başlamaları halinde bağlanan gelir ve aylıklarının kesileceği bildirilmiş,

2.7.2005 tarihinde kabul edilen 9.7.2005 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5386 sayılı Yasa ile 506 sayılı Yasaya eklenen Geçici 91. maddesinde ise 6.8.2003 tarihinden önce hak sahibi kız çocuklarına bağlanan gelir ve aylıkların bunların evlenmeleri, Sosyal Sigortaya, Emekli Sandıklarına tabi çalışmaları veya kendi çalışmalarından dolayı buralardan gelir veya aylık almaları halleri hariç olmak üzere geri alınamayacağı, bunlardan, yukarda belirtilen haller haricindeki nedenlerle gelir veya aylıkları kesilen veya durdurulan kız çocuklarının gelir ve aylıklarının kesme veya durdurma tarihi itibariyle talep şartı aranmaksızın yeniden başlatılacağı, bu hüküm gereğince aylık ve gelirleri ödenmeye devam olunacak kız çocuklarının aylık ve gelirlerinin ödenmesine devam olunması için sahip olmaları gereken şartları, ilk kez veya yeniden 6.8.2003 tarihinden sonra haiz olacak kız çocuklarının da aynı esas ve usullerle aylık veya gelir hakkından yararlandırılacakları; bu fıkranın 5510 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 1.10.2008 tarihine kadar uygulanacağı bildirilmiştir.

Kural olarak her yasa yürürlüğe girdikten sonra gerçekleşecek olaylara uygulanacağından 506 sayılı Yasanın Geçici 91. maddesi 06.8.2003 tarihinden önce ölen sigortalıların hak sahibi kız çocuklarından 506 sayılı Yasa veya başka bir sosyal güvenlik mevzuatı (1479 sayılı,2926 sayılı,2925 sayılı 5434 sayılı) gereğince 506 sayılı Yasaya göre bağlanan dul aylığı dışında kendi çalışmaları veya kendi çalışmalarından dolayı buralardan gelir veya aylık almaları dışındaki bir nedenle gelir veya aylık bağlanmış olanların kazanılmış haklarını korumak amacıyla çıkarılmıştır.

Somut olayda, davacı 21.10.1970 tarihinde evlenmiş, 506 sayılı Yasa gereğince yaşlılık aylığı alan babası 1.4.1996 tarihinde, 506 sayılı Yasa gereğince yaşlılık aylığı alan eşi ise 27.8.2003 tarihinde ölmüş, davacıya ölen eşinden 22.9.2003 tarihinden itibaren dul aylığı bağlanmış, davacı 4.1.2008 tarihinde davalı Kuruma başvurarak babasından da yetim aylığı bağlanması talebinde bulunmuş, ancak davalı Kurumca davacıya eşinden bağlanan dul aylığının daha yüksek olması nedeniyle babasından yetim aylığı bağlanamayacağı bildirilmiştir.

Davacının eşi ve babası 506 sayılı Yasaya tabi sigortalı olduğundan davacının hem babasından yetim aylığı, hem de eşinden dul aylığı alması yasal olarak mümkün olmayıp, bunlardan yüksek olanını alabileceğinden ve somut olayda eşten bağlanan ölüm aylığının dayanağı başka bir sosyal güvenlik mevzuatı olmayıp 506 sayılı Yasa olduğundan uyuşmazlığa 506 sayılı Yasanın Geçici 91. maddesinin uygulanma olanağı bulunmadığından eşten bağlanan aylık daha yüksek olduğundan davalı Kurum işlemi ve mahkeme kararı doğrudur.

Mahkeme kararının onanması görüşünde olduğumdan Sayın Çoğunluğun bozma kararına katılmıyorum.

HEM ÖLEN BABANIN HEM DE ÖLEN EŞİN MAAŞI ALINABİLİR Mİ? sorusu, Avukat Gizem Gül Uzun tarafından açıklanmıştır.

eşinin maaşını almak kusurlu davranış mıdır? 

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN