TARSUS 1.AİLE MAHKEMESİNE
DOSYA NO :
DAVACI :
VEKİLİ : Avukat Gizem Gül Uzun
KONU : Davaya beyanlarımızın sunulmasından ibarettir.
AÇIKLAMALAR :
1-Öncelikle gerek Türkiye'de gerek dünyada avukatın dosyada taraf sıfatı yoktur. Avukatın dosyada taraf olması ve dosyayı şahsileştirmesi etik değildir. Dilekçede ''davacı vekili, davalı vekili'' gibi ifadeler kullanılarak avukatın hedef alınması doğru değildir. Aksi halde avukatların davayı yürütmekten ziyade hasım vekilini küçük düşürmeye çalıştığı anlaşılabilir. Avukatların beyanlarında karşı tarafın avukatını ön plana çıkarmasına gerek yoktur. Esasa etkisi olmayacak bu davranışlar etik değildir.
Tüm bunların yanında mahkemeye ''neden'' şeklinde soru sorulması da Türk Hukuk Yargı sistemine uygun değildir. Mahkemelere soru sorulmaz.
2-Müvekkilim ile ...................'ın her daim tartışmalı giden bir evliliği bulunmaktadır. Neredeyse her günleri kavga ile geçmektedir. .....................'ı bu kavgalara dahil eden ...................'ın bizzat kendisidir. .............. bazı zamanlar ........................ile konuştuktan sonra müvekkilimi aramaktadır bazı zamanlar ise müvekkilim ile konuştuktan sonra ................'ı aramaktadır. Telefon görüşmeleri ise davalının iddia ettiği gibi birkaç dakika süren görüşmeler değildir. Yalnızca ................ alınan ürünler ile ilgili görüşmeler kısa sürmüştür. Müvekkilimin evliliğindeki arabulma mevzusu ile ilgili olan görüşmeler uzun sürmüştür.
.................., müvekkilim ile .......................'ın evliliğinde bir nevi aile dostu üçüncü bir kişi olmuştur. Kaldı ki .............................., ......................'a güvenmemiş olsaydı eşini ve çocuklarını hastaneye götürmesi için ..................'dan ricada dahi bulunmazdı.
Sayın Mahkemeniz tarafından ................. ile ..................arasında 2017 ve 2018 yıllarına ait telefon görüşmeleri celb edildiğinde bu husus dahi aşikar bir şekilde ortaya çıkacaktır.
2-Müvekkilimin mesai saatleri 07:30 ila 17:30 arasındadır. Hatta 17:30 olan iş çıkışı bazen iş yoğunluğundan ötürü uzamakta ve 18:30 veyahut 19:00 dahi olabilmektedir. Müvekkilim ......... ile çoğu zaman ...............'ın yanında konuşmuştur. Konuşma saatleri ise gün içerisinde olan olağan saatlerdir.
3-Tanık ....................'ın ifadesi ise şu şekildedir: ''...................., Fabrika Satış Mağazasına gelmiştir, ürünler almıştır ancak o gün geldiğinde çok fazla ürün almamıştır'' demiştir. Ayrıca ................, .................'ın müvekkilime ''...........'a yardımcı ol'' dediğini duyduğunu da beyan etmiştir.
4-Müvekkilim evlilik birliği boyunca gerek maddi gerek manevi yönden çok yıpranmıştır. ............... hiçbir zaman ailesine sahip çıkmamıştır evin ve çocukların tüm yükünü müvekkilimin üzerine atmıştır. Müvekkilim işten geldikten sonra yemek yapmış, evi temizlemiş, evin alışverişini yapmış, çocuklarla ilgilenmiş ve evin diğer bütün işlerini yapmıştır. ................ ise bunları görmesine rağmen kılını dahi kıpırdatmamıştır. Evlilik birliğinden doğan sorumlulukları yerine getirmemiştir.
Sayın Mahkemenizce de bilindiği üzere evlilik birliğinden doğan yükümlülükleri yerine getirmeyen eş ağır kusurlu kabul edilir.
5-....................'ın evliliğin sorumluluğu ile ilgili gamsızlığı öyle bir boyuta gelmiştir ki evin ekonomisi ile ilgili ufak bir pürüz dahi çıktığında müvekkilime ''.............. para bul, ben karışmam'' şeklinde direktif vermiştir. Müvekkilim evlilik birliği boyunca evin giderlerini karşılamıştır. Ancak ...........'ın bu giderlere katkısı yok denecek kadar az olmuştur....................... asgari ücret almıştır ancak bu maaş kendisine dahi yetmemiştir. Kendisi evlilik birliği boyunca oldukça müsrif davranmıştır. Sürekli olarak maçlara gitmiş, arkadaşlarıyla buluşmuş, alkol almış; tüm bunları yaparak parayı tüketmiştir. Evli olayım ama sorumluluk almayım ''PASTAM DURSUN KARNIM DOYSUN'' demiştir. Boşanma aşamasında dahi nafaka ödemek dışında çocukların eline bir çikolata dahi almamış olup, çocukları görmeye 15 ila 20 günde sadece bir iki saat gelmiştir.
6-Müvekkilim tüm bunlara rağmen ...................'ın babası torunlarını görsün diye çocukları da alıp ................'ın babasının evine gitmektedir. Müvekkilim kendisine atılan bu çirkin iftiralara rağmen kayınpederini torun sevgisinden mahrum etmemektedir.
7-Müvekkilim davacının iddia ettiği gibi namustan yoksun bir kişi olsa idi şu anki hayatında çocukları ile bu kadar ilgilenen bir anne olamazdı. Müvekkilim kendisini çocuklarına adamış bir annedir. Çocukların her şeyini dört dörtlük olarak yapmaktadır. Müvekkilim namustan yoksun, gönül ilişkisi peşinde olan bir kadın olsa idi çocuklarının velayetini babası ................................'a vermeye razı olurdu. İki çocuğun sorumluluğunu almadan hayatına devam ederdi. Ancak müvekkilim tüm çevresinde çocuklarına düşkünlüğü ile bilinen ve yuvasına her daim sahip çıkmış bir annedir. Gerek sorumluluk noktasında gerek sadakat noktasında gerek eğitim noktasında gerek kültür noktasında çevresi tarafından parmakla gösterilen, ahlaklı, temiz, iyiniyetli örnek bir kişidir.
8-Kaldı ki müvekkilim ile ................ arasında davacının iddia ettiği gibi bir ilişki olmuş olsaydı klasik bir Türk erkeği bu duruma sessiz kalmazdı. Davacı bir gün olsun ne .....................'a ne müvekkilime bu konuyla ilgili ufacık olsun hesap dahi sormamıştır. Türk Örf Adet ve Geleneklerine ters olan aslında bu hususun bizzat kendisidir. Hayatın olağan akışında Türk erkeği eşi ile en yakın arkadaşı arasında duygusal bir ilişki olduğunu düşünüyor ise öncelikle en yakın arkadaşına ağır bir şekilde hesap sorar hatta fiziki olarak şiddet dahi uygulayabilir. Ancak hiçbir zaman böyle bir durum söz konusu olmamıştır.
9-........................... herhangi bir sorunun içinden çıkamayınca müvekkilime iftira atmayı kendisine adeta adet edinmiştir. Müşterek çocuk ..........'yı dahi bu çirkin iftiralarına alet etmiştir. Şöyle ki müşterek çocuk .........'nın kendisinden olmadığını beyan ederek müvekkilime iftira atmıştır.
10-Tüm bunların yanında DAVAYI AÇAN TARAF MÜVEKKİLİMDİR. Yani eşinin kendisini aldattığını iddia eden birinin davada davalı konumunda olması hayatın olağan akışına aykırıdır. Müvekkilim .....................'a davalının iddia ettiği gibi yalvarmış olsaydı davayı açmazdı. Müvekkilim .......................'a müşterek çocuklardan dolayı defalarca şans vermiş ancak davalı müvekkilimin iyiniyetini suistimal etmiştir. Bu yüzden de müvekkilim davayı açmak zorunda kalmıştır. Ancak dava süresince devam eden bu çirkin iftiralar müvekkilimi psikolojik olarak oldukça yıpratmıştır. Hayata tek başına tutunmaya çalışan iki çocuk sahibi bir annenin üzerine bu kadar orantısız ve gaddarca gidilmesi müvekkilimi manevi olarak çok fazla yıpratmıştır.
11-Müvekkilim ....................'ın sürekli olarak pavyona gittiğini dahi çok sonradan öğrenmiştir. Başka kadınlarla olan flörtleşmelerini dahi üçüncü kişilerden duymuştur. Ayrıca .................... arkadaşlarının da bulunduğu ortamda KENDİ ÇOCUĞUNUN BAŞKASINDAN OLDUĞUNU iddia etmiştir. Üçüncü kişiler ise her yerde müvekkilimin dedikodusunu yaparak ''Çocuk başkasından olduğu için boşanıyorlarmış, yoksa neden ayrılsınlar'' demiştir. BU İFTİRA SEBEBİYLE YASAL YOLLARA BAŞVURU HAKKIMIZ SAKLIDIR. Müvekkilim özellikle bunu duyunca boşanma davası açmıştır. Kaldı ki ......................., müvekkilimin boşanma davası açtığını duyduğu zaman müvekkilimi arayıp ağır hakaretler etmiş ve müvekkilimi tehdit etmiştir. Bu hususla ilgili yargılama devam etmektedir.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan nedenlerle bu beyanların davada dikkate alınmasını Sayın Mahkemenizden arz ve talep ederiz. 26.03.2022
DAVACI VEKİLİ
AVUKAT GİZEM GÜL UZUN
BOŞANMA DAVASI BEYAN DİLEKÇESİ ÖRNEĞİ, Avukat Gizem Gül Uzun tarafından hazırlanmıştır.