Borçlunun Mesleğini Yürütmesi İçin Kullandığı Zorunlu Aletler Haczedilemez

Borçlunun Mesleğini Yürütmesi İçin Kullandığı Zorunlu Aletler Haczedilemez

Borçlunun Mesleğini Yürütmesi İçin Kullandığı Zorunlu Aletler Haczedilemez


Borçlunun Mesleğini Yürütmesi İçin Kullandığı Zorunlu Aletler Haczedilemez

Borçlunun Mesleğini Yürütmesi İçin Kullandığı Zorunlu Aletler Haczedilemez

Yargıtay

T.C YARGITAY 12.HD
Esas
: 2013/14468
Karar: 2013/23409
Karar Tarihi: 24/06/2013

Özet: Ekmek fırınında haczedilen ekmek kesme makinesi, hamur karma makinesi, hamur kesme makinesi ve hamur çevirme makinesi borçlunun fırıncılık mesleğini yürütmesi için zorunlu alet ve edevattan kabul edilemez, haczedilebilir.


Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı  mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi G. K. tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Borçlu icra mahkemesine başvurusunda;  alacaklı tarafından hakkında yürütülen icra takibinde, işlettiği ekmek fırınında bulunan ve haczedilen 1 adet ekmek kesme makinesi, 1 adet hamur yoğurma makinesi, 1 adet hamur kesme makinesi ve 1 adet hamur çevirme makinesinin fırıncılık mesleğinin icrası ve devamı, için zaruri olduğunu ileri sürerek haczin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece şikayetin kabulü ile haczedilen makineler üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.

İİK’nun 82. maddesinin 1. fıkrasının 4. bendi gereğince borçlunun (sanat ve mesleği için lüzumlu olan alet, edevat ve kitapları) haczedilemez. Ancak, bunun için borçlunun haciz sırasında bir meslek veya sanatla uğraşıyor olması ve kendisi ile ailesinin geçimini anılan meslek ve sanatla sağlaması gerekir.

Yukarıda yer verilen madde gereğince haczedilemeyecek malların kapsamını tayin edebilmek için sanat sözcüğü ile eş anlamda kullanılmış olan meslek kavramını teşebbüsten ayıracak kıstasların açıklanması gerekir. Çünkü, borçlu bir meslek sahibi sayıldığı takdirde, bu mesleği ile ilgili alet, edevat ve kitapları haczedilemeyecek, aksine bir teşebbüs sahibi sayıldığı zaman, bu teşebbüsün malları sermaye ağırlıklı olup haczedilebilecektir. Şikayet konusu incelenirken borçlunun yaptığı işte sermaye ile emeğin karşılıklı oranları tespite çalışılır ve emeğin değerinin, sermayenin değerinden daha fazla olduğu görülürse bir mesleğin varlığına, aksi takdirde bir teşebbüsün söz konusu olduğuna hükmedilir. (Hukuk Genel Kurulu’nun 02.12.1972 tarih 1972/572-974 sayılı kararı). Uygulamada, bu şekilde incelemeye ekonomik kıstasın üstün tutulması adı verilmektedir.

Bu durumda bir malın  haczedilebilirliği yönünden meslek ve teşebbüs kavramaları birbirinden ayırt edilmesi gerekir. Borçlunun icra ettiği işte kişisel emek ve faaliyeti ön planda ise bu bir meslektir. Borçlunun uğraşında yardımcı iş gücü ve sermaye unsurları ağırlıkta ise teşebbüs söz konusudur.

Somut olayda bir ticari işletme dolayısıyla teşebbüs olan ekmek fırınında haczedilen ekmek kesme makinesi, hamur karma makinesi, hamur kesme makinesi ve hamur çevirme makinesi sermaye ağırlıklı olmaları nedeniyle borçlunun fırıncılık mesleğini yürütmesi için zorunlu alet ve edevattan kabul edilemez. O halde mahkemece; şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulü isabetsizdir.

Sonuç: Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK. 366 ve HUMK.’nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harem istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.06.2013 gününde oy birliği ile karar verildi.

 

 KARARA İLİŞKİN GÖRÜŞÜMÜZ:

İcra İflas Kanunu madde 82'de haczedilemeyecek mal ve hizmetler düzenlenmiştir. Söz konusu kanun hükmüne göre, borçlunun mesleği için lüzumlu olan alet ve edevatları haczedilemeyecektir. Bu hükmün uygulanabilmesi için borçlunun haciz sırasında bir meslek veya sanatla uğraşıyor olması  ve kendisiyle ailenin geçimini, söz konusu bu meslek veya sanatla sağlaması gerekmektedir. Hükümden anlaşılacağı üzere sözü geçen mallar, meslek sahibi ise haczedilemiyor. Dolayısıyla eğer meslek sahibi değil de teşebbüs sahibi sayılıyorsa durum farklı oluyor. Kişinin icra ettiği işte, kişinin emek ve faaliyeti fazla ise meslek sayılır.  Aksi durumda yani yardımcı iş gücü ve sermaye unsurlarının ağırlıklı olduğu durumunda teşebbüs söz konusu olur ve malların haczi mümkün olur. Yani haczedilemezliğe konu olabilmesi için alet ve edevatın mesleğin devamı için zorunlu olması gerekmektedir. Örneğin; terzinin dikiş makinesi ya da avukatın kitapları mesleğini devam ettirebilmesi için zaruri eşyalardır.

Söz konusu olay açısından bakacak olursa; fırıncının ekmek dilimleme makinesi veya hamur karma makinesi sermaye ağırlıklı olmaları nedeniyle zaruri eşyalardan sayılmamaktadır. Dolayısıyla olaysa sözü geçen alet ve edevatlar borçlunun mesleği için lüzumlu olmadığından haczedilebilir niteliktedir. 

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN