YASALARA UYMAMAYA TAHRİK SUÇU: HUKUKİ DEĞERLENDİRME, CEZAİ BOYUT VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜYLE İLİŞKİSİ
GİRİŞ
Demokratik hukuk devletinin temel yapı taşlarından biri, hukukun üstünlüğü ilkesidir. Toplumun tüm bireylerinin ve kurumlarının yasalara uyma yükümlülüğü vardır. Bu düzenin korunabilmesi için yalnızca yasaları ihlal eden davranışlar değil, başkalarını yasa dışı davranmaya teşvik eden ya da özendiren eylemler de cezai yaptırım altına alınmıştır. Bu bağlamda “yasalara uymamaya tahrik” suçu, bireyleri hukuk düzenine karşı kışkırtan söylem ve eylemleri önlemeyi amaçlamaktadır.
Bu çalışmada, Türk Ceza Kanunu’nun 217. maddesi kapsamında düzenlenen yasalara uymamaya tahrik suçu, suçun unsurları, sınırları, ifade özgürlüğü ile ilişkisi ve uygulamadaki sorunlar çerçevesinde ele alınacaktır.
I. SUÇUN TANIMI VE YASAL DAYANAĞI
A. Yasal Düzenleme
Türk Ceza Kanunu (TCK) m.217 şöyledir:
“Kanunlara uymamaya tahrik eden kişi, fiil, kamu barışını bozmaya elverişli ise, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”
Bu düzenleme ile kamu düzeninin sarsılmasına neden olabilecek türden kışkırtıcı söylemler engellenmek istenmiştir.
II. SUÇUN UNSURLARI
A. Fail ve Mağdur
-
Fail: Herkes bu suçun faili olabilir; özel bir statü aranmaz.
-
Mağdur: Belirli bir birey değil, toplumun genelidir. Esasen mağdur, hukuk düzeni ve kamu barışıdır.
B. Maddi Unsur
1. Tahrik Fiili
-
Kişilerin, mevcut yasalara uymamaya yönlendirilmesi.
-
Tahrik, aleni şekilde yapılmalıdır (örneğin miting konuşmaları, yazılı bildiriler, sosyal medya açıklamaları).
2. Tahrikin Kamu Barışını Bozmaya Elverişli Olması
-
Fiil, toplumda ciddi bir infial, karmaşa veya yasa tanımazlık doğurabilecek nitelikte olmalıdır.
-
Bu unsur, suçun oluşması için temel şarttır.
C. Manevi Unsur
-
Suç, doğrudan kast ile işlenebilir. Failin, bilinçli olarak bireyleri yasalara karşı kışkırtmak istemesi gerekir.
-
Taksirle bu suçun işlenmesi mümkün değildir.
III. İFADE ÖZGÜRLÜĞÜYLE İLİŞKİ
A. Anayasal Koruma
Anayasa'nın 26. maddesi uyarınca herkes düşünce ve kanaatlerini ifade etme hakkına sahiptir. Ancak bu özgürlük, kamu düzenini, genel ahlakı veya başkalarının haklarını ihlal etmeyecek şekilde kullanılmalıdır.
B. AİHM Yaklaşımı
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), benzer davalarda şu kriterlere önem verir:
-
Açıklamalar şiddet içeriyor mu?
-
Fiil, ciddi bir kamu düzeni tehlikesi doğuruyor mu?
-
Eleştiri ile yasa dışı kışkırtma arasındaki sınır aşılmış mı?
AİHM, ifade özgürlüğüne geniş bir alan tanısa da “şiddete teşvik” veya “hukuka karşı organize direnişi körükleyen” eylemlere karşı tolerans göstermez.
IV. UYGULAMADA YASALARA UYMAMAYA TAHRİK SUÇU
A. Örnek Uygulamalar
-
Vergi vermemeye çağrı: Devletin mali sistemini sabote edici nitelikte görülürse bu suça vücut verebilir.
-
Askerlik yapmamaya teşvik: Barışçıl eleştiriler bu kapsamda değerlendirilmese de, organize tahrik suça dönüşebilir.
-
Toplumsal ayaklanmaya çağrı: Kamu düzeni açısından ciddi bir tehlike yaratırsa, TCK 217 kapsamında yargılanabilir.
B. Yargı Kararlarında Ölçülülük
Yargıtay, bu suçun oluşması için "kamu barışını bozma tehlikesi" şartının somut şekilde oluşmuş olmasını aramaktadır. Her kışkırtıcı ifade, suç oluşturmaz. Ancak uygulamada hâlâ öznel yorumlara dayalı kararlar bulunabilmektedir.
V. ELEŞTİRİLER VE DEĞERLENDİRME
A. Belirsiz Kavramlar
-
“Kamu barışını bozmaya elverişlilik” gibi ifadeler oldukça muğlak ve yargısal takdire açık kavramlardır. Bu da keyfi uygulamalara zemin hazırlar.
B. İfade Özgürlüğünün Kısıtlanması Riski
-
Yasalara yönelik ağır eleştiriler, anayasal bir hak olmasına rağmen, zaman zaman bu suç kapsamında değerlendirilerek cezai yaptırıma konu edilmektedir.
C. Öneriler
-
Suçun unsurlarının ve sınırlarının daha açık şekilde tanımlanması,
-
Eleştiri hakkı ile yasa dışı kışkırtma arasındaki sınırın netleştirilmesi,
-
İfade özgürlüğü ile kamu düzeni arasında orantılılık ilkesinin titizlikle gözetilmesi gerekir.
VI. CEZAİ YAPTIRIM
TCK 217 uyarınca:
-
Altı aydan iki yıla kadar hapis cezası öngörülmektedir.
-
Hakim, koşullara göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) veya erteleme gibi alternatif yaptırımlara da başvurabilir.
SONUÇ
Yasalara uymamaya tahrik suçu, toplumun hukuk düzenine olan bağlılığını korumayı amaçlayan önemli bir suç tipidir. Ancak suçun uygulanmasında, ifade özgürlüğü, eleştiri hakkı ve hukuki güvenlik ilkeleri gözetilmediği takdirde, bu düzenleme bir sansür aracına dönüşebilir.
Bu nedenle, kamu düzenini korurken bireylerin meşru eleştiri ve protesto haklarını kullanabilmelerine olanak tanıyan dengeleyici bir yaklaşım gereklidir. Suçun yorumunda belirlilik, ölçülülük ve hukuka uygunluk ilkelerine sadık kalınmalıdır.