Aile Konutu Şerhi Bulunan Taşınmazın Satışı

Aile Konutu Şerhi Bulunan Taşınmazın Satışı

Aile Konutu Şerhi Bulunan Taşınmazın Satışı


Aile Konutu Şerhi Bulunan Taşınmazın Satışı

Aile Konutu Şerhi Bulunan Taşınmazın Satışı

Yargıtay
T.C. Yargıtay 12. HD
Esas: 
2018/12496
Karar: 
2019/3129
K.T.: 
27/02/2019

Özet: Üzerinde aile konutu şerhi bulunan taşınmazın icrada satılması halinde borçlu ile evli olan eşi ihalenin feshini isteyebilir.


(6100 S. K. m. 114, 115) (2004 S. K. m. 134)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi … tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

26.09.2004 tarih ve 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanuna paralel olarak, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun temyiz ve karar düzeltmeye ilişkin hükümlerinde değişiklik yaparak istinaf ve temyiz ile ilgili hükümleri yeniden düzenleyen 18.3.2005 tarih ve 5311 sayılı Kanun ile İcra İflas Kanunu’na eklenen geçici 7.maddeye göre, 5311 sayılı Kanun hükümleri Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararlar hakkında uygulanır.

Şikayetçinin, ihaleye konu taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğunu, taşınmaz üzerinde tesis edilen ipoteğe muvafakatinin olmadığını ve sair şikayetleri ileri sürerek ihalenin feshi istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, ….. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 28.09.2017 tarih ve 2017/23 E.- 2017/32 K. sayılı kararı ile şikayetin kabulü ile anılan ihalenin feshine karar verildiği, alacaklının anılan karara karşı istinaf yoluna başvurduğu, …… Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi’nin 17.05.2018 tarih ve 2018/301 E.- 2018/1194 K. sayılı kararı ile; davalı banka vekilinin istinaf başvurusunun, 6100 sayılı HMK.nun 353/1-b-2 maddesi uyarınca kabulü ile, anılan ilk derece mahkeme kararının kaldırılmasına, davacının davasının aktif husumet yokluğu nedeniyle HMK’nın 114/1-d ve 115/2 maddeleri gereğince usulden reddine ve dava usulden reddedildiğinden davacı aleyhine para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmektedir.

İİK’nun 134/2. maddesinde; “İhalenin feshini, Borçlar Kanunu’nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler” hükmüne yer verilmiştir.

Somut olayda, şikayetçi …’ın, borçlu…… ile evli olduğu, 13.09.2017 tarihli …… Tapu Müdürlüğü yazı cevabına göre; ihale konusu taşınmazın tapu kaydına 03.07.2017 tarihli ihaleden önce 15.11.2016 tarih ve 7334 yevmiye numarası ile aile konutu şerhi konulduğu görülmekle, şikayetçinin, İİK’nun 134/2. maddesi gereği, tapu sicilindeki ilgililerden olduğu ve dolayısıyla ihalenin feshini isteyebileceği anlaşılmaktadır.

O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, istinaf başvurusunun esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 371. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), HMK’nın 373/2. maddesi gereğince dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 27/02/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.

 KARARA İLİŞKİN GÖRÜŞÜMÜZ:

Eşlerden birinin izni olmadan diğer eşin, konut üzerinde satma ya da kiralama gibi bir işlemi yapmasını engelleme için konuta, aile konutu şerhi konulabilir. Tapuya şerh düşürme yoluyla gerçekleştirilen bu aile konutu şerhi eşlerin konut üzerindeki tasarruf hakkını kısıtlamaktadır. 

Aile konutu şerhi, söz konusu konutun icra yoluyla satılmasını da engellemektedir. Çünkü borçlunun aile konutunun haczedilmesi tüm ailenin mağdur olmasına neden olacaktır. Dolayısıyla satışın gerçekleşebilmesi için öncelikle bu şerh kaldırılmalıdır. Aksi halde şerh bulunduğu sürece icra yolu kapalıdır. 

Söz konusu olayda da ihaleye konu taşınmazın tapu kaydına, ihaleden önce aile konutu şerhi konulduğu görülmektedir. Dolayısıyla bu konut icra yoluyla satılamayacaktır. Ancak olayda satışı gerçekleşmiştir. Diğer eş, icra müdürlüğünce yapılan bu ihalenin yasaya aykırı olarak yapılması nedeniyle ihalenin kaldırılmasını şikayet yoluyla icra mahkemesinden isteyebilir. 

AVUKAT GİZEM GÜL UZUN